Page 8 - Gönlümüz Beraber Ruhumuz Beraber
P. 8

2                                           Gönlümüz Beraber

          Efendim’e karşı bir sevgimiz ve en önemlisi de saygımız vardı. Evi-
          mizde hatmeler oluyor, ihvan ortamını görüyorduk. Onun ailemizin
          üzerindeki ileride daha da aşikâr olacak olan himmetleri hissedil-
          mekteydi.
                 Üniversite eğitimimin ilk sömestrini 1984 yılı başında ta-
          mamlamıştım. Okula yeni gitmiş ve o ortamda biraz da zorlanmış-
          tım.  Okulda  sosyalistler,  komünistler  ve  ateistler  vardı.  Hazırlık
          okulunun ara sömestr tatilinde böyle bir ruh hâliyle memlekete git-
          tiğimde, Hazret-i Pîr’in memleketimi ilk kez teşrif ettiğini öğrendim.
          O gün gündüz vakti annem, babam Efendim’in dizinin dibine oturup
          beni anlatmışlar. “Bizim oğlan okulda zorlanıyor. Himmet et Efen-
          dim.” gibi sözlerle bizim hâllerimizi mübareğe arz etmişler.

          Efendim’le İlk Karşılaşma
                 O  zaman  Efendim’in  teşrifiyle  ilgili  olarak  “nasıl  karşı-
          landı”, “hangi gün geldi” gibi detaylardan çok haberim olmamıştı.
          Sadece  o  tarihlerde  Yozgat  Akdağmadeni  ilçesinde  öğretmenlik
          yaptığı söylenen damadı Muzaffer Eniştenin kırmızı bir arabası ile
          çocuklarıyla  birlikte  Efendim’in  geldiğini  duymuştum.  Efendim
          memleketi teşrif etmiş, o akşam da Ulaş Evler’de Kasım Hoca’nın
          evinde hatme yapılmıştı. Burası müsait olmadığı için yatıya Pasta-
          neci Süleyman Amca’nın evine gitmişler.
                 Efendim’i ilk göreceğim akşam Şeker Mahallesi’nde rah-
          metli Süleyman Amcalarda toplanılacaktı. Efendim’le ilk karşılaştı-
          ğım 31 Ocak 1984 tarihinde, akşam namazından sonra Süleyman
          Amcaların evine vardığımızda akşam yemeği için yer sofrasına otu-
          rulmuştu ve Efendim’i canlı olarak ilk kez orada gördüm. Efendim
          sofranın etrafındaki ihvanlarla birlikte yemek yiyordu. Biz de ya-
          vaşça sofraya sokulduk ve yemeğe başladık.
                 Hoş  geldiniz  denilip  denilmediğini  veya  herhangi  bir  ko-
          nuşma geçip geçmediğini hatırlamıyorum. Yalnız daha evvelki dü-
          şüncelerimden dolayı bir sıkılma hâli vardı. Değişik düşüncelerle
          yemekte put gibi hiç kıpırdanmadan bir şeyler yedim. Hatırlayabil-
          diğim kadarıyla sofrada on kadar kişi vardı.
   3   4   5   6   7   8   9   10   11   12   13