Page 229 - Gülden Bülbüllere Aşk ve Muhabbet - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 229
Gülden Bülbüllere 224
Adıyaman’ın müritlerinde cezbe var. Bunların haricinde hiçbir
tarikatta, hiçbirinde cezbe göremiyoruz.
Evet, cezbe ihtiyarsız; iradeyle değil, iradesiz oluyor.
Bu iradesizlik nedir? Bu iradesizlik işte Evliyâullah’ın manevi gücü
yaptırıyor.
Evet, cezbelilere bakmayın gözünüzü açmayın.
Ama dersen ki o niye bağırıyor da ben bağırmıyorum? O niye ağlıyor
da ben ağlamıyorum? Cezbe bir türlü müdür? Cezbenin çok çeşitlisi
var.
Sükût da cezbedir. Sükût kendinden geçersen eğer, her şeyi
gönlünden çıkardın. Şöyle sende bir mestlik, bir beyhutluk ile Allah
sevgisi, Allah aşkı, Resulullah sevgisi, Meşayih sevgisi gönlünde, böyle
seni bir mestlik âlemine düşürdüyse sen de cezbelisin işte.
Cezbenin çok çeşitleri var: Ağlamak da cezbedir, bağırmak da
cezbedir, hareketle çırpınmak da gülmek de cezbedir. Gülmek de var.
Cezbe gülmeyle de gelir. Kendine hâkim olamıyor, gülüyor. Bu da bir
cezbedir. Neden? Muhabbetten. Hani,
Kılalım zevk ü cümbüşler
Dedi ya, zevkü cümbüş, tatlı hareketlerdir. Gülme de bir cezbedir,
ağlama da bir cezbedir, efendim bağırma da bir cezbedir, çırpınma da
bir cezbedir.
Öyle, müritte cezbe olur ki şeyh efendimiz zamanında bir teveccüh
yaptığında ihvanların içerisinden bir tanesinin, Eyüp Efendi de şahit
oldu, çokları farkına yetti. Eyüp Efendi demiş ki felaket (deprem)
oldu, hareket oldu zannetmiş. O an kaçmak istemiş.
Fakat ben cezbe olduğunu anladım. Onun vücudunu sallaması odayı
salladı, salonu salladı. Bu iradeyle olan bir şey midir? Yani oda bayağı
sallandı, felaket oldu, diye kalktılar.
Yani demek ki insanlarda böyle gayri ihtiyari vücudunun silkinmesi bir
cezbedir, bağırması da bir cezbedir. “Allah, hey, hu” neyse bunlar
cezbedir.
İradesiz oluyorsa ağlaması cezbedir, gülmesi de cezbedir.
Bir de var ki hiçbir şey yok, kendisinden geçmiş, sanki bayılmış gibi.
Bu da bir cezbedir. Cezbenin en makbulü de budur.