Page 186 - Salih Baba Divanı

Zaîf abdem bu arada düşüp âh ile feryâda 19 19- Zaîf abd: Zayıf kul.
Gelip sen sâhib-irşâda dilerim çok atâyâyı 21 20- Sâhib-irşâd: İrşad sahibi,
mürşid.
Muhammed Sâmî’yi server var iken sen gibi rehber Atâ: Bağışlama, bahşis, ih-
Düşer mi şânına dilber aratmak bana Leylâyı san.
21- Âlem-i kevn: Varlık âlemi.
22- Esbâb: Sebepler.
Ki gelmekten garaz bilmem nedir bu âlem-i kevne 21 23- Dâr-ı me'vâ: Sığınılacak yer,
Bize esbâbını bildir bırakıp dâr-ı me'vâyı 22-23 ev.
24- Bend-i ejder: Ejderha bağı,
Murâdın bizleri kurtarmak ise bend-i ejderden 24 nefs-i emmare.
Eşeddi yokdurur bundan çekem bu kahr-ı süflâyı 25 25- Süflâ: Sefil, aşağı.
Eşed: En şiddetli.
Recâsı budurur senden bu Salih abd-i miskînin 26 26- Abd-i miskin: Zavallı kul.
Eriştir vuslat-ı yâra sevindir bu bî-hemtâyı 27 27- Bi-hemtâ: Günâhı çok.

181