Page 142 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 142
Tasavvuf Sohbetleri 5 137
Bütün şimdiki sıkıntılar bunlardan kaynaklanıyor.
İnsanlar eğer, ehl-i kanaat, ehl-i sabır olursa, bu zamanımızda
kendisini kurtarır, sıkıntısı olmaz.
Fakat seni bırakmazlar ki, sen yalnız değilsin ki sabredebilesin,
kanaat edebilesin. Sabır mümkün de kanaat mümkün değildir.
Sabır nedir? Ailen eziyet ederse sabredersin. Oğluna sabrettin
atarsın, eşine sabredersin tamam. Ama kanaate gelince bu olmaz.
Sen kanaat edersin ama ailen, çocuğun, gençler kanaat etmez.
Onun için:
Hep hatîâtın büyüğü hubb-ı dünyâ bilirem
Ânı terk etmek de güç pekçe sarılmak da güç
Bütün hataların başı bu dünya olduğunu bildiğim halde diyor,
sevmek de çetin sevmemek de çetindir. Çünkü sevenleri helak
etmiştir. Sevenleri bu dünya berbat etmiştir. Sevmemenin de
imkânı yoktur. Açlık, çıplaklık bir ihtiyaçtır. Bunu gidermek için,
dünyayı düşüneceksin. Bir de şu var:
Hubb-ı dünya şugl-ı süfla ile varılmaz bu yola
Bu kelâm da buyurulmuş. Bunların hepsinde bir hakikat var.
Bu yol hangi yoldur? Allah yolu, Allah yolculuğudur. Allah’tan
geldik, Allah’a gideceğiz ama hubb-ı dünya, şugl-ı süfla ile bu yola
gidemezsin, bitiremezsin, diyor.
Hubb-ı dünya Müslüman’da olmaz. Madem ahirete inanmış,
ahiret için bir sa’yı da var, ameli de varsa o hubb-ı dünya değildir.
Hubb-ı dünya kimdedir? Hiç ameli olmayan, hiç ahiret aklına
gelmeyen, hep dünyayı düşünüp dünyayla uğraşandadır.
Müslüman’ın şuğul-ı süflası olur. Ama onunla da gidemez, bu
yolu alamaz. Şuğul-ı süfladan da kurtulmak için ise ehl-i kanaat,
ehl-i sabır olması lazım.
Fakat bu zamanda bu da çetindir. Sen sabredersin, evin halkı
sabretmez. Neye? Hastalığa. Neye? Fakirliğe. Neye? Herhangi bir
söylenen, acıtan sözlere sabretmez. Sen aza kanaat etsen de onlar
etmez, çetindir.