Page 185 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 185

180                                         Gülden Bülbüllere

            Nasıl ki bu zahirde de inkılaplar oluyor, inkılap yapan bir hü-
          kümdar diğer hükümdarı aşağı alıyor, kendisi hâkim oluyor, hük-
          mediyor.
            Aynen böyle, ruhun da nefsin de böyle bir inkılabı vardır. İn-
          sanların  nefsi  Firavun’dur,  ruhu  Musa’dır.  İnsanların  nefsi  Dec-
          cal’dir, ruhu Mehdi’dir.
            Mehdi, Deccal’i yok edecek ama Mehdi tabii bir çocuk, küçük-
          ten büyüyecek, o muhafaza edilecek, bilinmeyecek ta ki büyüyüp
          yetişsin.
            Bir de şu vardır, Eba Müslim-i Horasanî yetim bir çocuk, annesi
          babası  yok,  çok  fakir.  Ama  koskoca  dünyayı  titreten,  dünyaya
          hükmeden Abbasi Devleti’ni yıktı.
            Evet,  tabii  ki  o  sâhib-hurûc’tur,  Allah  tarafından  gelmiştir.
          Çünkü  onlar  zulmettiler,  bilhassa  sevgili  Habibi’nin  torunlarına
          zulmettiler.  Onların  haklarına  tecavüz  ettiler,  hilafeti  ellerinden
          aldılar, astılar, kestiler. Cenâb-ı Hakk da Habibi’nin hürmetine Eba
          Müslim’i,  sâhib-hurûc  olarak  göndermiş,  Abbasi  Devleti’ni  yık-
          mıştır, aşağıya almıştır. Bir kelâm-ı kibâr var:
                 Kapıdan eksik etmezler kilâbı
                 Kilâbsız kalbin olmaz inkılâbı
            Muhakkak bir meşayihin kapısında öyle değil ama öyle olmalı-
          dır.  Allah  köpekte,  kilâb  köpek  anlamına  geliyor,  bir  hassa  halk
          etmiştir.  O  köpeğin  de  bir  iyi  tarafı  vardır.  Allah  her  kötüde  bir
          hassa  halk  etmiştir.  Mademki  Allah’ın  mahlûkudur,  Allah  halk
          etmiştir,  bilinsin  bilinmesin  bir  hassa  vardır.  Hâlbuki  köpekteki
          hassa biliniyor.
            Ondaki hassa nedir? Eğer bir iyi tarafı yoksa onun bir menfaati
          yoksa adam niye onu kapısına getiriyor, yediriyor içiriyor hem de
          ona  çok  iyi  bakıyor.  Niye?  Kapısını  beklesin  diye.  Gelen  hırsıza
          havlayarak haber versin diye. Daha başka, onun bahçesini beklesin,
          koyunlarını  sürülerini  beklesin  diye.  Bak  köpek  ama  onda  da  bir
          hassa, insanlara yararlı iyi bir tarafı var. Niçin bu kelâm söylenmiş?
                 Olurdum la ameli kelbi ölünce
                 Kabul etse beni çobanı leyli
   180   181   182   183   184   185   186   187   188   189   190