Page 141 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 141
Gülden Bülbüllere
Ama “La Mevcude İllallah” makamına ulaşınca bir insan ne
oluyor? “La” bak kendisi yok oluyor. Vacibü’l- vücut olan Cenabı
Allah’ın azameti ona görünüyor. Nereden görünüyor? Bütün eşya-
dan görünüyor. Bütün eşya mir’at oluyor, O’nu gösteriyor. İşte “La
Mevcude İllallah” demek o zaman insan da yok, taş da yok, hayvan
da yok, ağaç da yok. Bunlar hepsi bir ayna olmuş Allah’ın varlığını
gösteriyor. Bunların hepsinden Allah görünüyor. (4.4.1989, Ha-
nımlar Sohbeti)
...
Allah’ın sıfat nuru kimde tecelli ederse -o anda, kim olursa ol-
sun- su da boğmaz, ateş de yakmaz, kılıç da kesmez.
Mansur’u asmışlar. “Ene’l-Hak” demiş, asmışlar. Fakat Baye-
zid-i Bistami Hazretlerini hiçbir kılıç kesmedi.
Mansur “Ene’l-Hak” demiş. “Ben Allah’ım” demiş.
Bayezid-i Bistami Hazretleri ne demiş?
“Leyse fi cübbeti sivallâh.” “Benim cübbemin altında Allah’tan
başka kimse yoktur.” demiş.
Mansur’u asmışlar, ama Bayezid-i Bistami Hazretleri’ni asa-
mamışlar, kesememişler. Bu bir defa söylemiş. “Sen böyle konu-
şuyorsun.” denilince:
—Bir daha öyle konuşunca beni kesin. Katledin, katlim vacip-
tir, demiş.
Bir daha söylediği zaman o zamanın kesici silahlarının hepsini
kullanmışlar. Hiçbirisi kesmemiş, bırakmışlar. Kendisine daha
sonra söylemişler:
—Sen yine dedin.
—Niye kesmediniz?
—Efendim, hiçbir şey tesir etmedi.
—Bir iğne getirin bana, demiş.
İğneyi parmağına batırmış, parmağından kan çıkmış. Demiş:
—Niye kılıç kesmedi, silah batmadı diyorsunuz. Bakın parma-
ğımdan kan çıktı.