Page 117 - Gülden Bülbüllere Aşk ve Muhabbet - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 117

Gülden Bülbüllere                                                   112
          Bir de terk-i cisim var insanlarda.
          Bir de terk-i can var insanlarda. Canını veriyorsa cananı buluyor.
          Çünkü  o  zaman  ne  oluyor?  Canını  veriyor,  canından  da  geçiyorsa,
          ölüyor. İşte o zaman Cenabı Hak “Ölmeden evvel ölün.” buyuruyor.
          Varlığından kurtuluyor, her şeyi terk ediyor.
          Varlık  denince  insanların  malı  varlıktır.  Zenginliği,  maddi  varlığıdır.
          İlmi  varlıktır,  ameli  varlıktır,  asaleti  varlıktır,  güzelliği  varlıktır,  gücü
          varlıktır, sanatı varlıktır veya ibadet etmiş, çalışmış. Allah da vermiş
          kerameti; keramet varlıktır.
          Çünkü insanlarda kemalat, varlıkta değil yokluktadır. Onun için kim
          yok  oldu  ise  kemale  ulaştı.  Kim  yok  olduysa  hakiki  varlığı  buldu.
          Hakiki varlığı bulunca o zaman kemale ulaşıyor. Kemal sahibi oluyor.
          İşte onun için Cenabı Hak “Kulum ver beni de al beni. Benim vermiş
          olduğum canı bana ver ki beni alasın.” diyor.
                 Başını top eyleyip gir vahdetin meydanına
                 Kıl gaza-yı Kerbela gir kendi nefsin kanına
                 Seyr kıl uşşak-ı Mevla nice kıyar canına
                 Terk-i can etmektir ancak aşk u sevdadan garaz
          Aşk ise… Aşk ne?
          Allah sevgisi, Resulullah sevgisi, Meşayih sevgisi.
          Bu sevgiler insanda tecelli ederse ve bu sevgileri büyütürse, çoğaltırsa,
          o zaman ne olur?
          Terk-i  can  olabilir.  Her  varlığını  yok  eder.  Her  varlığı  yanar  gider,
          gönlünde durmaz.
          Fakat bizim bu varlıklarımız var ya… İlim dedik, amel dedik, maddi
          zenginlik  dedik.  Bunların  zahirde  cismi  olduğu  gibi,  sevdiğimiz  için
          kalbimizde de onların bir cismi var, onların bir yeri var. Öyleyse bu
          sevgiler, bunlar kalpte olduğu müddetçe...
          Onun  için  “Neyi  seviyorsanız,  kalbinizde  neyi  besliyorsanız  o  sizin
          putunuzdur, mabudunuzdur.” buyruluyor.
                 Gönlümün put hanesinden hubb-ı dünya nakşını
                 Pûte-i aşkında yaktı nârına pervâ gibi
   112   113   114   115   116   117   118   119   120   121   122