Page 35 - Gülden Bülbüllere Aşk ve Muhabbet - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 35

Gülden Bülbüllere                                                   30
          Onlar dört şeyden geçiyorlar. "Mûtû kable entemûtû" sırrına mazhar
          oluyorlar.  Cenabı  Hak  öyle  buyuruyor  "Mûtû  kable  entemûtû"
          "Ölmeden önce ölün." Terk-i can oluyorlar. Onların kalplerin de daha
          bir şey yok.
          Nakşibendi Efendimiz, halifelerinden Muhammed Parisâ Hazretlerini
          çok  seviyordu.  Çok  da  makamı  ilerde  ama  o  istiğrak  hâlinden
          geçememiş.  Geçemeyince  halka  çok  yararlı  olamamış.  Alâeddin
          Hazretleri şuurlu imiş. Muhabbet, cezbe gelince kendisini muhafaza
          ediyormuş.  Kendisini  kaybetmiyormuş.  Halka  sohbet  ediyormuş.
          Cezbeli  olanlar  kendisini  sıksınlar.  Allah'a  şükür.  Çok  şükür.  Bizim
          tarîkatımız  cezbe  tarîkatı.  "Nefy  ü  isbat"  vardır.  "Şuğul-u  bâtın"
          vardır. Hepsinde bu olamaz. Başka tarîkatlar şuğul-u batını hiç kabul
          etmez. Küfür sayarlar. Şuğul-u bâtın ikidir?
            1-Bir vardır  ki: İnsan isteyerek gelir.
            2-Bir de vardır: İstemiyor geliyor.
         Onu  atmak  istiyor  gönlünden.  Allah'a  sığınıyor.  Havf  duyuyor  veya
         onu  atsa  da  başka  birisi  geliyor.  Ondan  da  kurtulmak  için  çalışıyor.
         İşte  burada  bir  terakki  var.  İsteyerek  gelen  şuğul-u  bâtın  ise  gaflete
         düşürür insanı. İstemeyerek olunca  Allah'a sığınıyor.
            Bilmezem kimden kime şekvâ edem bu gönlümü
            Lâ'yı gördüm, firkat-ı Mevlâya düştüm gel yetiş.
         Bu gönlüm senin mülkün, kime şikayet edeceğim. Bu gönül senin ben
         buna  sahip  olamıyorum.  Ben  buna  gelen  muhalefetleri  atamıyorum.
         Bu mülk senindir. Sen bu mülke sahip ol, diyor. Allah'a teslim ediyor.
         Bizde cezbe ile ne kadar terakki ediliyorsa, şuğul-u bâtın ile de aynı
         şekilde terakki ediliyor.
         Bir de "nefy ü isbat" var. Fazla zikir yapmak. Ne kadar zikir yaparsa o
         kadar terakki ediyor. Cezbe sahibinde zikir yok. Cezbe sahibine sen
         zikir  yapma  bile  derler.  Zikirden  mana  Allah'ı  unutmamak.  Cezbe
         sahibinde Allah sevgisi var. Allah sevgisinden meydana geliyor. Gönlü
         zikir dolu. Cezbe nereden geliyor? Aşktan, muhabbetten. Aşkın sonu
         mahviyet.  Cezbeden  de  geçecek.  Cezbeden  geçmezse  mahviyete
         düşmez.  Mahviyete  düşmeyince  yetişmiş,  erişmiş  olamaz.  Neye
         yetişecek neye erişecek? Allah'ın zatına.
   30   31   32   33   34   35   36   37   38   39   40