Page 21 - Dosta Doğru Dergisi 1. Sayı
P. 21

ya tozlandığı zaman, fırça gerek ki onun tozunu    gencur Zi Abdulhalik âmed Arif ü Mahmudu râ            sonra umreye gidecektik, umrede olacaktık,
silsin. Fakat o toz silinmediğinde, o tozun üzerine  behre Ki zîşan şud diyarı Maveraünnehri kûh-i tur      hastalandım, umre tehir edildi. Ondan sonra da
bir toz daha geldi silinmedi, bir toz daha geldi     Nehir; yani nehirler gibi Evliyâullah’ta feyiz var,    bakın hastalığında umreyi tehir ediyor da burayı
silinmedi; bir daha toz geldi öyle ne olur? Bir      Allah sevgisi var. Kûh-i Tur; yani Tur Dağı kadar      etmiyor.
gaflet olur ki:                                      onda manevi güç, kuvvet var. Evet:
                                                                                                              Niçin? Bizim için, hâşâ Estağfurullah, Allah bizi
  Uyan gaflet meyinden kalk, bu derdin çâresine        Ali, Baba, Külal ü Nakşibend estü Alâeddin Pes       o yollara bağışlasın. Ama boş senemiz yoktur. Her
bak                                                  ez Yakub-u Çerhî, Hace-i Ahrarı şud meşhur İşte        sene umre yapıyoruz, bu sene umreye gideme-
                                                     böyle nehir, Tûr. Zi feyzi pür Beşir âmed safayı       dim. Kendim riya olsun diye değil, yapıyorum
  Kemendi boğazına tak, ara bul kâmil insânı         kalbi insana Yani“zi feyzi pür”;“zi feyz”: ziya,       ama bunlardan daha önemlisi burayı daha
  Bir de buyuruyor ki:                               “pür”: çok büyük bir ışık ile geldi, büyük bir nurla,  önemli görüyorum. Hani bir de haccın, Bey-
  Özün bir pîre teslim et müdâvim ol kapısında       büyük bir ışıkla geldi.                                tullah’ın önemi Müslümanlardır. Müslümanlar
Meşâyihden murâd şâhım mürebbî kâmil olmak-                                                                 olmasa oralarda ne olur? Nitekim Müslümanlık
tır. Muhakkak ki ve muhakkak, bir ruhumuz var-         Bu ışığı nereden almış?“Zi feyzi pür Beşir           yok olsa orayı put doldururlar. Beytullah’a putları
sa, ruha bir ihtisas, bir hoca lazımdır. Mürebbisiz  âmed”: O da Beşir âmed ondan almış, o ışığı            doldurmuşlar, Resulullah geldi, imanı telkin etti.
olmaz. Ruhun bu hocadan tahsil görmesi lazım.        ondan almış.
Çünkü Peygamber Efendimiz:“Benim mürebbim                                                                     Oraya demek ki Müslüman, inananlar yetiş-
rabbim, rabbim beni terbiye etti.”2 Bize de bir        Zi feyzi pür Beşir âmed safayı kalbi insana          tirmek lazım, göndermek lazım. Şimdi burada
mürebbi lazımdır. Mürebbi ise mürşittir. Bu          O Beşir’den almış olduğu ışığı sizlere ihvanlara       Avrupa’ya geldiğimizde bu hizmetimizle, hiç Hak
kelamlar:                                            veriyor. İhvanlara verince ihvanlarda bir safa,        talibi olmayanlardan çokları hac yapmaya gittiler,
  Özün bir pîre teslim et müdâvim ol kapısında       sürur meydana geliyor.                                 değil mi? Onun için burada haccın birden fazlası
  Meşâyihden murâd şâhım mürebbî kâmil                                                                      fazladır, ondan sonrası nafiledir. Nafile ibadettey-
olmaktır                                               Bu da o zaman nedir? Muhabbettir. Evet,              se farz mı evveldir? Nafile mi evveldir? Bizim için
  Bir mürebbi ise yetiştiricidir, ruhu yetiştirir.   muhabbeti olmayan kalp, dardır, karanlıktır,           buraya gelmemiz farz olur, hacca gitmemiz nafile
Ona teslim olursan, ona sebat edersen, onun          efendim kirli paslıdır. Muhabbeti olan kalp dar        olur. Hatta bak, orada oturma müsaademiz vardı.
kapısını beklersen yetiştirir. Kapısında o silahı    değil, karanlık değil, kirli paslı değil.              Buraya gelmek için onu da öldürdük. Bunun
oradaki emirleridir. Oradaki emirlerini tutacaksın,                                                         kadrini bilin, bunlar sizin için, bizim için bir
yasaklarından kaçacaksın, ona tabi olacaksın,          Emsali Musa İmranî Dede namı diğer mestur.           nimettir. Nimeti bilirsek Allah artırır, bilmezsek
onu kendine örnek edeceksin; teslimiyet demek          518 Gülden Bülbüllere                                Allah elimizden alır.
budur.                                                 Emsali Musa; bu da hilaf olmaz, buna karşı
  Böyle yaparsan eğer, o mürebbidir, yetişmiştir,    çıkamazlar. Çünkü Resulullah Efendimiz’in bir            Evet, işte bu teveccühte büyük ameldir, tevec-
seni de yetiştirir.                                  emri var:“Benim ümmetimin velîleri benî İsrail’in      cühte çok büyük ihsanlar olur, bak!
  1 Al-i İmran 3:31                                  peygamberleri gibidir, derecesindedir.”3 Bu
  2 Tırmizi Menakil 1 Müsned 4.Bab S.66              emre karşı çıkılmaz. Hazreti Musa, beni İsrail’in        Teveccüh olunca her bir ihvana
  Teveccüh Sohbetleri 517                            peygamberidir.                                           Mürde kalplerimiz geliyor cana
  Bu mürebbilik nereden geliyor? Resullullah           Evet, efendiler! İşte Allah’a bin şükür, inşallah      Murg-ı canlar başlar ah u figâna
Efendimiz’in emri, oradan geliyor.                   senede bir defa buraya bir aylığına geleceğiz. Bu        Bir de buyuruyor ki:
  Nereye gidiyor? Oraya gidiyor.                     sefer yirmi beş gün oluyor. Bu da neden oldu?            Teveccühe gelin ihvan
  Oradan geliyor, oraya gidiyor.                     Buraya geleceğimiz belli değildi. Eylül ayından          Kuruldu halka-i Rahman
  Resulullah Efendimiz:“Benim mürebbim                                                                        Açıldı ravza-i Rıdvan
rabbim, rabbim beni terbiye etti.”Resullulah                                                                  Ravza-i Rıdvan nedir? Ravza; cennet bahçesi-
Efendimiz de Sıddîk-ı Ekber Efendimiz’i mürebbi                                                             dir. Rıdvan da cennet görevlileridir.
etmiş. O da ondan sonra mürebbi                                                                               Teveccüh olan yerde orası cennet bahçesi olur,
  etmiş böyle zamanımıza kadar gelmiş, silsileyi                                                            cennet görevlileri oraya gelir.
okuyoruz. Bak, küçük silsilede kısa geçiyor.                                                                  Birlik, beraberlik içinde olun. Yani ayrım
  Nebi, Sıddık u Selman, Kasım estü Cafer-i                                                                 yapmayın, tefrikaya düşmeyin, birbirinizle
Tayfur Ki ba’dez bul Hasan şud bu Aliyy u Yusuf est                                                         iddialaşmayın. Yok, sen şunu şöyle yapıyorsun,
gencur Mürşitler ki mürebbisiz değil. Bak!“Aliyy u                                                          sen de böyle yapıyorsun, bunları demeyin. Bunlar
Yusuf est gencur”, Yusuf Hamedânî                                                                           parçalar, böler, kaçırırsın. Kârımız ne olacak? Ve
  Hazretleri meşhurdur. Ahmedi Yesevi Hazretle-                                                             bunlara kim sebep oluyorsa büyük mesuliyeti
ri’nin şeyhi olduğu için bütün kitaplara, tarihlere                                                         oluyor.
geçmiş. Ahmedi Yesevi Hazretleri arz üzerinde                                                                 3 Keşfü’l Hafâ
Türk meşayihlerinin kol başıdır. Evet:                                                                        Teveccüh Sohbetleri 519
  Nebi, Sıddık u Selman, Kasım estü Cafer-i                                                                   Sen bir kimseye güvenmedin, hoşuna gitmedi,
Tayfur                                                                                                      onun aleyhinde bir şey söyledin, o da buradan
  Ki badez bul Hasan şud bu Aliyy u Yusuf est                                                               kaçtı. Büyük zarardır, senin için büyük günahtır.
                                                                                                            Veyahut da o buradaysa, o buraya geliyorsa ben
                                                                                                            ölsem de oraya gitmem, demek bu da senin için

Mayıs 2013                                                                                                  Dosta Doğru | 19
   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26