Page 25 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 25

Gülden Bülbüllere

            Evvel onun ruhunu halk etmiş, sonra Peygamber Efendimiz bü-
          tün ruhların “Ebul ervahı” olmuş.
          Ebul ervahtır, ruhların anasıdır.
            Ve evvel onun aklını halk etmiş ki bütün insler, cinler, melekler
          onlar aklından almışlar. Evet, onun için zaten:
                 Vücûdu cümle mevcûdatı câmi’
                 Dahi ilmiyle bî-pâyan değil mi
          Buyuruyor. Kelamın başı şöyledir:
                 Saâdet burcunun sultânı sensin ya Resûlallah
            Saadet  burcu,  burç  demek  burada bulut  demektir.  Bulutlardan
          gelen saadet. Saadet bulutlardan geliyor, mesela bulutlarda yağmur
          olmasa  yerde  otlar  bitmez.  Otlar  bitmese  hayvanlar,  insanlar  ne
          yiyecekler?
          Zaten Allah’ın rahmeti olmasa hiçbir şey meydana gelmez.
            Fakat bir de Peygamber Efendimiz’in nuru, buluttan çıkan gü-
          neş çıktığı zaman arz nasıl aydınlanıyorsa, öyle aydınlatır.
          Burada  demek  ki:  Cenabı  Hak  hiçbir  mahlukatı  halk  etmezden
          evvel bunlar vecd âlemindeymiş. Zaten açıklayacağız kelamı.

                 Saâdet burcunun sultânı sensin ya Resûlallah
                 Kamu derdlilerin dermânı sensin ya Resûlallah
                 Dahi hem âlem-i a’mâda iken cümle esmâlar
            Dikkat edin burada, “âlem-i a’mâ” denmiş. A’mâ görünmeyen
          bir  âlemde;  görünmüyor.  A’mâ  demek  görünmüyor.  Gözleri  kör
          olanlara a’mâ derler.
                 Dahi hem âlem-i a’mâda iken cümle esmâlar
            Cümle esmalar; insan da bir isim taşıyor, hayvan da bir isim ta-
          şıyor,  otlar  da  gökler  de  ağaçlar  da  mahlûkat,  mesnuat;  ins,  cin
          hepsi  bir  isim  taşıyor.  Sonra  Allah’ın  bin  bir  ismi  var.  Bunlar
          “âlemi a’mâ”daydı, görünmeyen bir âlemdeydiler.
                 Dahi hem âlem-i a’mâda iken cümle esmâlar
                 Zuhûrı âlem-i a’yanı sensin ya Resûlallah
   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30