Page 218 - Gülden Bülbüllere Aşk ve Muhabbet - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 218
Aşk ve Mahviyet 213
Gülden Bülbüllere Teveccüh Sohbetleri-8
Amel olacak bizim tarikatımızda. Amel olarak da işte rabıta; şeriatımız
yani şeriatta eksikliğimiz olmayacak.
Ne kadar bizde hal tecelli etse, ne kadar cezbe sahibi de olsak, ne
kadar aşktan mütevellit kendimizde bir vecd âlemi, sarhoşluk,
serkeşlik olsa bile ayılmaya çalışacağız. Cezbeyi de yenmeye bakacağız.
Bir de şeriatta eksikliğimiz olmayacak. Hani bu kelamı kibarlar daima
bunu söylerler,
Aşkın odu yüreğimde neler eyler neler eyler
Bugün ben bir âşık gördüm bu derdimden haber söyler
Gelin ey dertliler gelin bu derdimden siz de alın
Dertli bilir dertli hâlin ya dertsizler bunda neyler
Aşkın odu… Yani aşkın odu insanlara neler yapıyormuş?
İnsanı işte çok ağlatır da inletir de sızlatır da korkutur da.
Aşktırır beni avare eyleyen
Aşk insanlara avarelik de veriyor. Yani hiçbir işe bakamaz nasıl ki,
Eli işe güce gitmezmiş
Eli yardan ayırma
Bir kelam da böyle var. Yani yârdan mana Allah’tır.
Allah’tan zaten bizim ruhumuzun ayrılığı var. Ama bu ruhun
ayrılığıdır. Cenabı Hak bizi mahluk olarak noksan sıfat halk etmiştir.
Ama ruh Cenabı Hak’tan niye ayrılmış gelmiş, ruh neden ayrılmıştır?
Ama yine ona gidecektir, ona gider.
İşte aşk demek ki insanların kalbinde ne yapıyor?
İşten de elini keser, her bir arzudan da onu geçirir. Düşünün bir insan
arzu etmiş olduğu bir şeyi yapar, arzu etmiş olduğu yemeği yer, arzu
etmiş olduğu elbiseyi giyer, arzu etmiş olduğu işi görür.
İnsan öyledir, şimdi herkesin idrak edeceği bir şey, bileceği bir şeydir.
Senin arzu etmediğin, sevmediğin yemeği sana zorla yedirirlerse azap
olmaz mı? Ama sevmiş olduğun yemeği her zaman yersin ondan zevk
alırsın.