Page 31 - Salih Baba Divanı

18

1- Firâk: Ayrılık. Senin hasret firâkındır benim giryânıma bâis 1-2-3
2- Giryân: Ağlamak, gözyaşı. Senin vuslat şarâbındır benim bürhânıma bâis 4-5
3- Bâis: Sebep olan, icabeden.
4- Vuslat: Kavuşma, ulaşma. Cemâlin kıblegâhımdır nazargâh-ı ilâhımdır 6
5- Bürhân: Delil. Benim hep dûd-u âhımdır kamu efgânıma bâis 7-8
6- Cemâl: Yüz güzelliği.
7- Dud-u âh: Ahımın dumanı. Senin aşk-ı hayâlinden kayırmam çektiğim derdi
Beddua.
8- Efgân: İnlemek, feryad et- Cemâlin arz(ı) kılmazsın nedir noksânıma bâis 9
mek.
9- Arz: Gösterme. Kamu bu âlemin aslı muhabbetden değil midir
10- Kahr-ı celâl: Celal sıfatının Nedir kahr-ı celâl içre dil-i vîrânıma bâis 10-11
şiddeti, kahrı.
11- Dil-i vîrân: Harap gönül. Cefâdan kaçmaz âşıklar senin hüsnün visâlinden 12
12- Hüsn: Güzellik. Firâk-ı infisâlindir ciğer-sûzânıma bâis 13-14
Visâl: Kavuşmak.
13- İnfisâl: Ayrılma, gitme. Pîrimiz serverimizdir Muhammed Hazret-i Sâmî 15
14- Ciğer sûzân: Ciğer yanık- Anın nûr-u cemâlidir benim dermânıma bâis
lığı.
15- Server: Baş, başkan.
16- Kulûb: Kalbler. Kulûbum eyledi ihyâ münevver kıldı dil şehrin 16-17-18-19
17- İhyâ etmek: Diriltmek, can- Anın enfâsı kudsîdir benim irfânıma bâis 20
landırmak.
18- Münevver: Nurlandırılmış, Menem Salih hulus ile gulâm oldum kapısında 21-22
aydınlatılmış. Memât iken hayât buldum olup dîvânıma bâis 23
19- Dil şehri: Gönül.
20- Enfâs: Mürşidlerin irşad e-
dici duaları, nefesleri.
21- Hulus: Gönül temizliği, ha-
lislik.
22- Gulâm: Köle.
23- Memât: Ölü, ölmüş.

26