Page 34 - Salih Baba Divanı

21
Giriftâr-ı aceb sevdâ-yı aşk oldun mu sen Salih 1 1- Giriftâr: Derde düşme,
İçip vahdet meyinin cür'asın kandın mı sen Salih 2 yakalanma.
2- Cür'a: Yudum, içim.
3- Hevâ-yı nefs: Nefsin arzu-
Hevâ-yı nefsine tâbi olup gaflette mi kaldın 3 ları.
Firâk-ı hasret ile sararıp soldun mu sen Salih 4 4- Firâk: Ayrılık.
5- Âlem: Dünya.
Eriştin mi bu âlemde aceb bir himmet ehline 5-6 6- Himmet ehli: Mürşidi kâmil.
Kuru davâyile ömrün geçirüp kaldın mı sen Salih 7- Kîl ü kâl: Dedikodu.
8- Kulûb-u ârifan: Ariflerin kalb-
leri.
Ömür sermayesini cümle kîl ü kâle sarf ettin 7 9- Âvâre: Serseri, boş gezen,
Kulûb-u ârifan ile aceb doldun mu sen Salih 8 aylak.
10- Kuttâ-ı râhî: Yol kesen, eşki-
ya, tarikat eşkiyası
Bağırtlak gibi illerde gezip âvâre mi kaldın 9 11- Der: Kapı.
Olup Ferhâd bu benlik dağını deldin mi sen Salih 12- Dârül-emân: Sığınacak yer.
13- Bilâ-şübhe: Şüphesiz.
Biraz kuttâ-ı râhîlerle ömrün zay'e mi verdin 10 14- Bîat etme: Bir kimsenin ha-
Pîr-i Sâmî gibi şâhı varıp buldun mu sen Salih kimiyetini tanıma, ona bağ-
Ianma.
15- Sıdk: Doğruluk, yürek temiz-
Der'i âsîlerin dârül-emânıdır bilâ-şübhe 11-12-13 liği, halis.
Kılıp bîat aceb sıdk ile kul oldun mu sen Salih 14-15 16- Riyâ: Özü, sözü bir olmama,
iki yüzlüIük.
Riyâ ile olan amel seni nârdan halâs etmez 16-17-18-19 17- Amel: İş, niyet, ibadet.
Aceb ismin gibi bilmem amel kıldın mı sen Salih 18- Nâr: Ateş.
19- Halâs: Kurtuluş.

29