Page 54 - Salih Baba Divanı
P. 54
39
Evvelâ bir pîre teslîm olmayan dervîş midir
Eşiğinde baş koyup cân vermeyen dervîş midir
Mekteb-i irfâna girip almayan ders-i sabak 1 1- Ders-i sabak: Ders, vird.
Hızr ile âb-ı hayâta varmayan dervîş midir 2- Harfi savtı olmayan: Okuma
yazma ile olmayan (arifler
Harfi savtı olmayan bir şehre basmayıp kadem 2 mektebi).
"Allemel-esmâ" rumûzun bilmeyen dervîş midir 3 3- Allemel-esma: "Biz Adem'e
isimleri öğrettik." (Bakara; 31)
Günde yetmiş kez hitâb-ı "İrci'î" den bî-haber 4-5 4- Hitâb-ı "İrci'î": "Dön Rabbine,
sen O'ndan razı, O da senden
"Fedhulî" sırrından âgâh olmayan dervîş midir 6-7 razı olarak..." (Fecr; 28)
5- Bî-haber: Habersiz.
Mâsivânın illetinden soyunup abdâl olup 8-9 6- "Fedhulî": "Haydi gir (salih)
Cân verip ölmezden evvel ölmeyen dervîş midir kullarımın içine. Gir Cenne-
time..." (Fecr; 29-30)
Bu fenâ gülzârı içre fâili mef'ûlünü 10 7- Âgâh: Bilgili, haberli, uya-
Her sıfâttan zât-ı Hakk'ı bilmeyen dervîş midir nık.
8- Mâsivâ: Allah'dan başka
Kabre girip haşre varıp hem sırâtı geçmeden 11 şeyler.
Kevser-i Haydar'dan içip kanmayan dervîş midir 12 9- İllet: Hastalık, maraz.
10-Fâil: Yapan, eden.
Mef'ûl: Yapılmış, edilmiş.
Andelîb-râ her seher bâğ-ı aşka girmeyip 13-14 11-Haşr - neşir: Kıyamette her
Açılıp gül gibi handân olmayan dervîş midir 15 canlının ölüp yeniden diril-
tilmesi.
Varını yağmaya verip İbrahim Edhem gibi 12- Kevser-i Haydar: Sıratı geçen-
Arayıp Hızr-ı zamânı bulmayan dervîş midir ler, Allah'ın aslanı Hz.Ali'nin
elinden kevser içecek.
Pîr-i Sâmî Hazretine sıdk ile bîat edip 13- Andelîb-râ: Bülbül gibi.
Rûz u şeb bâbında hizmet kılmayan dervîş midir 16-17 14- Bâğ-ı aşk: Cennet bahçesi.
15-Handân: Gülen.
Şeyhül-ekberdir efendim bu asırda şübhesiz 18 16-Rûz u şeb: Gece gündüz.
Böyle bir âlî makâma gelmeyen dervîş midir 19 17-Bâb: Kapı.
18- Şeyhül-ekber: En büyük
şeyh.
Salihem sıdk ile bende olmuşam sultânıma 20 19- Âlî makâm: Yüce makam.
Ağlayarak bu kapıda gülmeyen dervîş midir 20-Bende: Bağlı, köle.
49