Page 218 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 218

Tasavvuf Sohbetleri 5                                   213

            5
          var : Bir tanesi, emanete hıyanetlik” Ona verilen bir emaneti hıfz
          etmemek, onu muhafaza etmemek, hıyanetlik etmek.
            “İkincisi vaadinden hulf etmek” Yani vermiş olduğu sözün üze-
          rinde durmamak, caymak.

            “Üçüncüsü yalan söylemek. Yalanını da inandırmak için yemin
          etmek” Bu üç şey, bu üç sıfat kimde varsa münafıktır. Bunların üçü
          münafıkların sıfatıdır.
            Hâlbuki eğer bir insan ahd-i misakındaki Allah’a vermiş olduğu
          sözünü yerine getirmezse üçünü de bulunduruyor.
            Birincisi  emanet:  Ben  sana  kulluk  edeceğim.  Sana  kulluk  et-
          mekten  maksat  Cenâb-ı  Hakk’ın  bize  vermiş  olduğu  emanetleri
          hıfz etmek, muhafaza etmek. Bu emanet nedir? Göz vermiş, bu göz
          ile harama bakmayın. Kulak vermiş, kulak ile haram yasak bir şeyi
          dinlemeyin.
            Zaten ikinci bir hadiste Peygamber Efendimiz öyle buyuruyor:
          “Allah’a ve ahirete iman eden hayır söylesin, hayır söyleyemezse
                6
          sussun. ” Dil vermiş, dille hayır konuşacaksın; konuşamazsan su-
          sacaksın.
            Demek ki hayır konuşmazsan, vaiz u nasihat dinlemezsen, bu
          gözünle haramlara bakarsan sakınmazsan, yasak olan şeyleri din-
          lersen, gıybet edersen, malayani konuşursan eğer ne oluyor? Aya-
          ğınla böyle bunların tatbik edilen yerlere gidersen, elinle yine bun-
          lara uzanırsan ne oluyor? Emanete hıyanetlik etmiş oluyorsun.
            Bir de Allah’a vermiş olduğun vaadin var. Buraya geldin yap-
          madınsa vaadini yine tutmuyorsun.
            Bir de yalan söylüyorsun, yapacağım deyip yapmıyorsun. Yine
          bunlar ne oluyor?
                 Bu mal sende emanettir işin daim hıyanettir
                 Kamu nefse siyanettir ne çok sevdin bu boş hanı



          5   Buhârî, İmân 24; Müslim, İmân, 107-108.
          6   Tirmizi, Kıyamet, 51, (2502).
   213   214   215   216   217   218   219   220   221   222   223