Page 257 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 257

252                                         Gülden Bülbüllere

            Şu hâlde Allah bizi Müslüman halk etti ki çok gece gündüz şük-
          retmemiz lazım. Böyle yemeye, içmeye, gezmeye, tozmaya gelme-
          dik, bunlar bizi aldatır.
            Kendimizi bilelim, Rabbimiz’i bilelim, O’na olan kulluk göre-
          vini yapalım, onun nimetine ulaşalım diye geldik.
            Cenâb-ı Hakk bu kadar sayısız nimetler halk etmiş. Dünyada,
          ahirette, zahirde, bâtında, görünen, görünmeyen ne kadar isim ci-
          sim  taşıyan  nimetler  var  ise,  deryada,  karada,  havada,  Allah’ın
          nimetlerinin sayısı yoktur.
            Cenâb-ı Hakk zaten öyle buyuruyor, hâşâ vaadinde hulf olmaz,
                                              8
          “Biz kulumuz için sayısız nimet halk ettik. ”
            Demek ki bu nimetlerin bir sayısı olsaydı, sadece bilinenler ve
          görünenler  olurdu,  ona  rakam  bulurlardı.  Şimdi  bilgisayarlar  var,
          büyük hesapları yapıyorlar. Ama bu bilgisayarlar değil, bir milyon
          bilgisayar  bir  araya  gelse  Allah’ın  halk  etmiş  olduğu  nimetlerin
          hesabını yapamaz.
            Bunlar nedir? İsim, cisim taşıyan ne varsa kulları için nimettir.
          Bunlar insanlara hizmet görüyor.
            Yerdekiler, yerden ne çıkıyorsa, neler yerden alınıyorsa, insan-
          lar  yararlanıyor.  Denizden  insanlar  yararlanıyor.  Denizdeki  bu
          balıkları insanlar et olarak yiyip yararlanıyor. Sonra bu kadar hay-
          vanat  var,  bunlar  işe  koşuluyor,  etleri  yeniliyor,  sütleri  içiliyor,
          insanlar yararlanıyor.
            Bizim için en zararlı olan hayvan da bize hizmet görüyor. Hiç
          olmazsa,  o  zararlı  hayvan  olmasaydı  yararlı  hayvanın  kıymetini
          bilemezdik.  Bu  zararlıdır,  bu  da  yararlıdır  diye  bilemezdik,  onu
          elde edemezdik.
            Demek ki bunları insanlar için halk etmiş. Cenâb-ı Hakk insanı
          kim için halk etmiş? Zatı için halk etmiş. Bu kadar sayısız nimetle-
          ri kulum için halk ettim, kulumu zatımı mabut bilip itaat etsinler
          diye  halk  ettim,  buyuruyor.  Bundaki  anlam  insanlar  nimetlerden
          faydalansınlar, Rabbısı’na kulluk etsinler.

          8   Fususül Hikem Trc. s. 238.
   252   253   254   255   256   257   258   259   260   261   262