Page 259 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 259
254 Gülden Bülbüllere
yahu? Bunlar bir defa Müslüman değiller. İmanı olmayan bir insan,
Müslüman olamaz, insan da olamıyor. Allah’a ahirete inanmayan
insan sayılmıyor.
Allah: “Biz insanları halk ettik bizi mabud bilsinler” buyuruyor.
İşte bilmeyen insan sayılmıyor. Yalnız bunlar şöyledir: Ehillenmiş
bir hayvandır.
Bazı zararlı hayvanlar var ki, mesela bir ayı, bir yırtıcı hayvan,
onları küçükken tutuyorlar getiriyorlar, ehlileştiriyorlar, zararlı
tarafları gidiyor. İnsanlara daha zarar vermiyor. Şimdi bu hayvan
ayılığını, tilkiliğini, kurtluğunu değişti mi? Değişmedi, değişmez.
İnsanlarda hayvanî sıfat var, beşerî sıfat var, melekî sıfat var.
Bu ceset üçünün de perdesidir. Ama bu perde bir gün yırtılacak.
Bu da nedir? Ölümdür. Ölünce bu perde yırtılacak, o perdenin
arkasındaki neyse meydana çıkacak.
Hayvanî sıfat kimdedir? İşte günah, sevap, helal, haram bilme-
yen, ameli olmayan, hep dünyayı düşünendedir. Bu insan hayvanî
sıfattadır.
Eğer insan olsa Yaradan’ını bilecek. Bu insan Yaradan’ını bil-
mek için halk edilmiş. Yaradan’ına itaat etsin diye bu insan halk
edilmiş. Biz Kur’an’ı hâşa hayvanlara gönderdik demiyor. Cenâb-ı
Hakk: “Biz Kur’an’ı insanlara, cinlere gönderdik.” buyuruyor.
Demek ki bu ceset bir perdedir. Neyin perdesidir? Ruhun per-
desidir.
Ruh bu cesette değil midir? İnsanlarda ruh-ı hayvanî, ruh-ı sul-
tanî, ruh-ı nuranî vardır. Bunlar ruhun makamlarıdır.
Ruh-ı hayvanî, eğer bir insanın şeriatı olmazsa bu sıfatta kalır.
Şeriat, Allah’ın emirleridir. Kitap, sünnet, icma, kıyastır.
Bunlar şer’i hükümlerdir. Kitap Kur’an, sünnet Hazreti Resul-
lullah, icma orada birleşmektir. Kıyas-ı fukaha da ulemâ bu kadar
göz nurları dökmüşler, sabahlara kadar çalışmışlar, kitaplar yaz-
mışlar, bizi aydınlatmışlar. Bunlar insanda olmazsa, edille-yi şeriy-
yeyi yaşamazsa, hayvanî sıfatta kalır.