Page 286 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 286

Tasavvuf Sohbetleri 5                                   281

          mış. Perşembe günü öğle namazını herkes olduğu yerde muhitinde
          kılar, onların ruhları ravza-yi mutahharaya gidermiş. Cuma’yı ora-
          da kılar, orada emir alır, dağılırlarmış.

            Şimdi  bu  Cumhuriyet’ten  sonra  haftada  iki  defa  toplanılıyor.
          Bir de Pazartesi günü toplanıyorlar. Pazar günü gidiyorlar, pazarte-
          si günü dağılıyorlar.
            Onun için hatmeyi haftanın bir günü yapacak olursak Perşembe
          akşamı, iki gün yapacak olursak Pazar gününü Pazartesi’ye bağla-
          yan akşamı da yapılması eftaldir.
            (…)

            Şeriat, tarikat, hakikat, marifet buyruluyor.
                 Ten ile âbım turâba nâr ile bâdım hevâ
                 Canımı cânâna verdim aradan çıktı sivâ

                 Nokta-i sırrım semâ "Rahman ale'l-arşistivâ"
            Cenâb-ı Hakk’ın arştan gelen bize üflemiş olduğu bir ruh var.
          Bu da Allah’a giderse:

                 Canımı cânâna verdim aradan çıktı sivâ
                 Nokta-i sırrım semâ "Rahman ale'l-arşistivâ"
                 Kabz için bir ihtiyâcım kalmadı Azrail'e
            Diyor  ki  ben  vücudumda  olan  suyu,  toprağı  verdim  toprağa.
          Havayı, ateşi de verdim havaya.
            Allah’ın vermiş olduğu bir can da gitti geldiği yere. “Rahman
                      6
          ale'l-arşistivâ ” gerçi ârş-ı âlâdan gelen herkesin ruhu ârş-ı âlâya
          gitmez. Şeriatı, tarikatı, hakikati, marifeti olanın ruhu gider.
                                                             7
            Böyle  olunca  insan  o  zaman  “Mutu  kable  ente  mutu ”  sırrına
          mazhar olur. Cenâb-ı Hakk “Ölmeden evvel ölün.” diye bir emri var.


          6    Taha, 20/5.
          7    Ömer Dağıstani, Fetvalar, s. 149.
   281   282   283   284   285   286   287   288   289   290   291