Page 312 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 312
Tasavvuf Sohbetleri 5 307
Sonra en yüksek yer iki kaşı arasında kalp gözü üzerinde çeki-
yor. Burada letaif çekenler böyle tesbih çekiyorlar.
Niye buralarda çektiriyorlar?
İşte bu nefis kertenkele şeklindeyse, yılan şeklindeyse, köpek
şeklindeyse, kedi şeklindeyse; sağ arka ayağını basmış koymuş
senin kalbinin üzerine. Arka sol ayağını da ruhun üzerine basmış.
Ön sağ ayağını da sırrın üzerine basmış, ön sol ayağını da hafi-
nin üzerine basmış.
Göğsünü de vermiş göğse, başını da koymuş bu iki kaşının arası-
na. Bu makamları kapatmış, buraları çorlamış, buraları körlemiştir.
Bunlardan ancak tarikatla, zikirle, fikirle, Mürşitle, meşayihe
görmüş olduğun hizmetle, meşayihten almış olduğun himmetle sen
kurtulursun, kurtarırsın.
Bunlardan nefsi nasıl kurtarıyorsun? İşte senin yapmış olduğun
evrat, hizmet onun nefsinin ayaklarına çekiç gibi vuruyor. Vura
vura onun ayaklarını kaydırıyor. Nasıl bir insan buzdan kayarsa, o
da bu makamlardan kayınca göbekten aşağıya iniyor.
Nefis ölmez, nefis ıslah olur, ıslahı da işte budur.
Bu kutsal makamlardan çekilir, aşağıya iner. Ruha der ki gel
buralar senin makamın, buralar senin hakkındır, benim değil. Ben
ancak bundan sonra sana hizmet edeceğim, senin hizmetçin olaca-
ğım.
Ancak bu tarikattan hakikate geçince olur. Velilerde böyle sır-
lar, esrarlar, makamlar, nimetler vardır. Biz bunlara inanacağız.
Ama biz de çalışırsak olur, yani velilerin maddesi ayrı mı? Veli-
lerin Rabbısı ayrı mı, velilerin babası ayrı mı?
Bütün insanların inanan inanmayan Halik’ı bir, maddesi birdir.
Nebisi de velisi de avamı da hepsinin maddesi, Halik’ı birdir.
Maddesi birdir, Cenâb-ı Hakk topraktan halk etmiştir. Ondan sonra
babası birdir, bu insanlar Hazreti Âdem’den halk edilmiştir.
O inanmayanlar, maymunlardan geldim diyenler, tam tersini
konuşuyorlar. Onlar Kitap’a inanmıyorlar, Allah’a inanmıyorlar ki
bu insanlar Hazreti Âdem’den geldi desinler.