Page 309 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 309
304 Gülden Bülbüllere
İşte bu teveccühe inanarak geldiyseniz en azından sizin için o
muzır hâllerinizden, ahlâk-ı zemimelerinizin en fazla zararlı ola-
nından sizi kurtaracaklar. Bir de burada insanlar ma’nevî tedavi
görüyor. Burada insanlar ruhu tedavi görüyor.
Ehl-i aşkın derdinin dermanı vuslattır begim
Sen benim derdime derman olamazsın ey hekîm
Diyor ki ehl-i aşkın bir derdi var. Onun derdi ayrılıktır. Eğer ay-
rılıktan kurtulur, sevdiğine ulaşırsa iyileşir. Öyleyse hekimler, dok-
torlar, vereceğiniz ilaç, tedavi beni bu dertten kurtarmaz. Bunlar
beni ona ulaştırmaz, ben ona ulaşırsam benim derdimin dermanı
olur.
Ehl-i aşkın derdimin dermanı vuslattır begim
Ayrılık ruhumuzun gelişidir.
Vuslat da ruhumuzun gidişidir.
10
Cenâb-ı Hakk: “Allah’tan geldiniz, Allah’a gideceksiniz. ” bu-
yuruyor. Allah’tan gelen ruhtur, Allah’a giden ruhtur. Ceset Al-
lah’tan gelmedi. Cenâb-ı Hakk, cesedi topraktan halk etti, yine
ceset toprağa gidiyor.
Ceset toprakta yok oluyor, ruh da yok olur mu hiç? O zaman
11
“Vel ba’su ba’del mevt ” amentünün bir şartına inanmış değiliz.
İnanmazsak bizim daha amellerimiz, ibadetlerimiz, namazımız bizi
kurtarmaz.
Demek ki Allah’tan gelen ruhtur, Allah’a gidecek ruhtur. Ruh-
ların hepsi Allah’tan gelmiştir, ruhların hepsi Allah’a gitmezler.
Madem ruhlar Allah’tan geldi, Allah’a gidecekse burada insan-
lara şeriat, tarikat, hakikat, marifet var.
Cenâb-ı Hakk niçin bunu insanlara emretmiş, bahşetmiş? Şeria-
tı, tarikatı, hakikati, marifeti olan insanın ruhu Allah’a gider.
10 Bakara, 2/156.
11 Amentü Duâsı.