Page 155 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 155

Gülden Bülbüllere

          Tarikattaki şartlar bunlar.
          Hûş der dem:
            Nefesinden ayık olmak. Onun için boş nefeslerini değiştir. Ayık
          ol, haberin olsun. Yani nasıl? Alırken Allah, verirken Allah. Bunu
          insan çarşıda satılmaz ki alsın. Babasından miras da kalmaz. Ça-
          lışmak ve sa’y ile elde edilir.
          Nazar Der Kadem:
            Yüzüne bakma, ayaklarının önüne bak. Bugünkü devirde olma-
          yacak bir şey. Ayağının önüne bakarken ya araba çiğner ya bir yere
          çarpılırsın.
            Fakat yine de olacak. Yasak olan şeylere bakma. Mesela: Affe-
          dersiniz, sokaklardaki açık, çıplak hanımlar. Bunlardan kurtaramı-
          yoruz.  Ama  bir  kere  yolumuzu  seçmek  için  bakarız.  Ama  ikinci
          defa bakarsak bu göz zinasıdır. Burada sen günah işliyorsun. Nasıl
          terakkî edeceksin sen?
          Sefer der Vatan:
            Bir meşayih bulmak için çıkacaksın. Ama kendi muhitinde var-
          sa icap etmiyor. Hatta bir demir ayakkabı alacaksın, onlar yıprana-
          na kadar mürşidini arayacaksın.
          Halvet der Encümen:
            Burada çok sır var, esrâr var. Kendini halvete çek. Halbuki bi-
          zim tarikatımız halvet tarikatı değil. Bizdeki halvet nedir? Halktan
          kaçmak  değil.  Ahlâk-ı  zemîmelerden  kaçmaktır.  Biz  bunları  bil-
          meyiz. Ama terakkî ettirmeyen, bilinen beş şey var. Mesela: Kin,
          gazap,  haset,  gurur,  kibir;  hiddetinden  dolayı  insanlara  vurmak,
          kırmak, incitmek.
            Bu 79 ahlâk-i zemîmeler zarardır. Her birisi bir teşkilattır. Bu
          79  ahlâki  zemîmeden  kurtulanlar  hakikate  ulaşırlar.  Bu  kadar
          ahlâk-ı  zemîmeden  insan  sadece  şeriatla  kurtulamaz.  Tarikatsız
          atılamaz ahlâk-i zemîmeler. Bir zararlı ağaç vardır. Birisini keser-
          sin. Ama kökünden yine çıkar. Başını, dallarını keserler. Kökünden
          yine  çıkar.  Kökünü  sökmek  lazım  ki  bir  daha  çıkmasın,  insanın
          kâmil olması için kin, gazap, gurur, kökünden sökülecek. Bir kim-
          seden zarar görüyorsun. Ona kin tutmayacaksın.
   150   151   152   153   154   155   156   157   158   159   160