Page 77 - Salih Baba Divanı
P. 77
59
1- Bağdaş: İlgili, arkadaş. Her bir hizmetini icrâ edersin
2- Müsemmâ: Kendisine yara- Ne çok sevdin bu dünyâyı ey kardaş
şır bir isimle adlandırılan. Düşüp arkasına bile gidersin
3- Denî: Alçak (Dünyanın sıfatı). Bağrın anın ile olmuştur bağdaş 1
4- Mezraa: Ekip biçilen yer,
tarla. İsmiyle müsemmâ denî dünyâdır
5- Dâr-ı fenâ: Ölümlü yer, yok 2-3
olacak yer. Su üzre kurulmuş taklîd binâdır
6- Memât: Ölüm. Bu bir mezraadır dâr-ı fenâdır 4-5
7- Nevât: Çekirdek, ruh. Şarâbı kan olmuş gıdâsıdır baş
8- Sebât: Doğruluk, sağlam-
lık, kararlılık. Hayâtı memâttır memâtı hayât 6
9- Rindi kallâş: Lâubalî ve dü- Yüz bin renk gösterir aslı bir nevât 7
zenbaz, hileci. Asla sözlerinde bulunmaz sebât 8
10- Eşcâr: Ağaçlar. Yoktur anın gibi bir rindi kallâş 9
11- Hâr: Diken.
12- Mâr: Yılan. Ezelden böyledir hükm-i kalemi
13- Nâr: Ateş. Elemdir her kime kılsa keremi
14- Nefs-i emmâre: Zorlayıcı
nefis, küfre çeken nefis. Dâim birbirine çarpar âlemi
15- Cehd: Azim, uğraşma. Gece gündüz işi ceng ile savaş
Eşcârı dikendir gülleri hârdır 10-11
Aldanma balına arısı mârdır 12
Yediğin giydiğin cümlesi nârdır 13
Sana lezzet veren helvâ ile aş
Büyük düşmânımız nefs-i emmâre 14
Takmış kemendini cezb eder nâre
Cehd et ki bulasın sen sana çâre 15
Ellerin aybını gözleme kardaş
Ne çok yedin bu zehirli gıdâyı
Erenler elinden iç bir bâdeyi
Tamîr et öteyi yık bu odayı
Harâb et kalmasın taş üstünde taş
72