Page 80 - Salih Baba Divanı
P. 80

61
            Âşık-ı sâdıkları sen gayrıya kılma kıyâs

          Bâğ-ı vahdet güllerine anlar olmuştur şinâs       1    1- Şinâs: Aşina, yakın.
                                                                 2- Kesret: Çokluk.
          Kesret içre bil şühûdu bunların vahdet-durur     2-3   3- Şühûd: Şahidlik.
          Nefha-i Rahmânî'den almış kamusu iktibâs         4-5   4- Nefha-i Rahmânî: İlâhi ne-
                                                                   fes.
                                                                 5- İktibâs: Aynen alınma.
          Zeyd ile Amr'ı bırakıp mekteb-i irfâna gel        6    6- Zeyd- Amr: Ahmed - Meh-
          Şübheden kurtul sözüme eyler isen iltimâs         7      med demek gibi.
                                                                 7- İltimâs: Tutma, tut.
          "Ahsen-i Takvîm" rumûzun anladınsa zâhidâ        8-9   8- Zâhidâ: Ey Zahid, kaba sofu.
          "Küntü kenz" in mebde'i bu aşka olmuştur esâs    10    9- Rumûz: İşaret.
                                                                 10- Küntü kenz: "Gizli hazine."
          Pîr-i Sâmî Hazretine var yürü âşık isen                  (Hadis-i Kudsi)
          Zulmeti ref eyleyip kalbinde koymaz kir ü pas    11    11- Zulmeti ref etme: Karanlığı
                                                                   kaldırma.
          Salihâ ahvâl-i aşkı gel yeter fâş eyledin      12-13   12- Ahval-i aşk: Aşk hali.
          Ehl-i aşkın sözlerini çekemezler işbu nâs        14    13- Fâş eylemek: Açıklamak.
                                                                 14- Nâs: Halk, ahali.























                                   75
   75   76   77   78   79   80   81   82   83   84   85