Page 24 - Gülden Bülbüllere Tasarruf - Abdurrahim Reyhan Erzincanî
P. 24

12                                          Gülden Bülbüllere

            Hâl olarak müşahede ettiğimiz bu âlemdeki aslan nefs-i emma-
          remiz, üzüm de Paşa Hazretleri’nin nisbetine işarettir.
            Geceleri hiç uyuyamıyorum. Ama sabahleyin bütün gece uyu-
          muş gibi dinç kalkıyorum. Mübareğe öyle gönlüm aktı ki ne mal ne
          iş  ne  hayat,  hiçbir  şeyin  önemi  yok.  Tek  arzum  onu  görmek  ve
          onunla olmak.
            Bir seneden sonra başka şeyler başladı. Gözümün önüne siyah
          zemin üzerine Peygamber Efendim’izin ism-i şerifleri yazılı büyük
          büyük levhalar getirmeye başladılar. Bu levhalardan da kuvvetli bir
          nur neşrolmakta ve bizi ihata etmekte idi. Bu nur ihatasında vücu-
          dumuz  ortadan  kayboluyor,  nura  gark  oluyorduk.  Bir  zaman  da
          böyle devam etti. Daha sonra, bir süre de bize kabristanları gezdir-
          diler. Pîr-i Tâgî Hazretleri’nin Gavs-ı Âzâm (Hazretleri’nin), Abdul-
          kâdir Geylanî ile Şâh-ı Nakşıbendî Hazretleri’nin bir arada gösteri-
          len kabr-i şeriflerini ziyaret ettirdiler.
            Bunlar olup biterken ne uyku hâlindeyim ne de uyanık durumda-
          yım. Tarif edilemeyen, ikisinin ortası bir hâldeyim. Sonra sabahtan
          akşama, akşamdan sabaha kadar uyusam, hiç uyumamış gibi abdes-
          time sahip oluyorum. Bu arada Paşa Hazretleri bizim tahsilimiz için
          binbaşı  rütbesinde,  sıhhatli,  aslan  gibi  bir  hoca  tahsis  buyurdu.
          Bana Arabî ve Farisî dersleri ile ledünnî ilmini okutturdu.
            Efendim, böyle bir yanda kabristan ziyaretleri, bir yandan Pey-
          gamber  Efendimiz’in  isimlerini  nur  şeklinde  aksettiren  levhalar.
          Arabî, Fârisî, ledünnî dersleri ile meşgul olup giderken, öyle bir hâl
          oldu ki Allah’ı görecekmişim gibi bir his, bir bekleyiş içine girdim
          ve -haşa, haşa estağfurullah- bütün bunların hâlıkı, yaratıcısı Paşa
          Hazretleri imiş gibi geldi. Kendilerine buna göre bir sevgi, bir hay-
          ranlık, bir bağlılık ve huşu duyduk.
            Peygamber Efendimiz’in ism-i şerifleri yazılı levhaları uzun süre
          seyredip onların nuru ile ihata olmamız sonunda, Peygamber Efen-
          dimiz’e de bir yakınlığımız oldu, sevgimiz arttı, ondan da istimdat
          talep edebilir olduk.
            Neticede öyle bir an geldi ki her an Allah’ı görecekmişim gibi bir
          his içimi doldurdu.
   19   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29