Page 169 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 169
164 Gülden Bülbüllere
Öyleyse ey hekim diyor, sen benim bu derdimin dermanını bi-
lemezsin, buna derman olamazsın, diyor.
Öyle bir sultâna hadim olmuşam âlemde kim
Bu dünyada öyle bir sultana hizmet görüyorum, diyor. Onun
için “Baba himmet, oğul hizmet.”
Bakın dikkat edin, dersinizi çekmeden, evvabin namazını kıl-
madan, teheccüd namazını kılmadan, hatmenizi yapmadan hizmet
etmiş değilsiniz. Hizmet ancak bunlarladır. Öyle bir sultana hadim,
hizmetçi demektir.
Öyle bir sultâna hadim olmuşam âlemde kim
Bir nefesi ayrı değil Hazret-i Mevlâ ile
Bir daha tekrarlayayım.
Ehl-i aşkın derdinin dermanı vuslattır beyim
Vuslat, ulaşmak.
Sen benim derdime derman olamazsın ey hekim
Öyle bir sultâna hadim olmuşam âlemde kim
Bir nefesi ayrı değil Hazret-i Mevlâ ile
Habibinin hürmetine ya Rabbi, azameti şanı hürmetine ya Rab-
bi, rahmetini bizim üzerimizden kaldırma ya Rabbi, rahmetinden
dûr etme ya Rabbi, pîrlerimizin eteğinden elimizi kaydırma ya
Rabbi, onların izinden ayırma ya Rabbi.
Evet demek ki hayvanî sıfat, beşerî sıfat, melekî sıfat var. Hay-
vanî sıfat şeriatı olmayan, beşerî sıfat şeriatı olan, melekî sıfatsa
tarikatlı olandadır. Tarikatı olmazsa melekî sıfata geçemez.
Çünkü bunu şöyle anlayacağız: İnandık bu kadar veliler var,
Cenâb-ı Hakk’ın sayılmayacak kadar velileri var. Bunlar melekî
sıfata geçmişler. Nasıl geçmişler? Tarikatla geçmişler. Tarikatsız
olanlar o nimete malik olamamışlar.
Çok şükür, bin şükür, nihayetsiz şükürler olsun. Biz bu nimetin
şükrünü nasıl ödeyebiliriz? Mübarek Şeyh Efendimiz buyurdu ki,
“Bir insan Hazreti Âdem’in ilk evladı olsa, kıyamete kadar da ya-