Page 238 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 238

Tasavvuf Sohbetleri 5                                   233

            İnsan; Allah’a şükretmezse, Allah’ı fikretmezse, Allah’ı zikret-
          mezse,  o insan sayılmaz. Ama onlar insanlara zararlı değilse, in-
          sanlara yararlıysa insanlık budur, diyorlar.

            Ancak onlar olsa olsa ehlîleşmiş bir hayvan gibidir. Mesela bir
          ayıyı düşündüğümüz zaman -affedersiniz- veya bir canavarı yırtıcı
          hayvanı düşündüğümüz zaman, onu küçükten alıyorlar, büyütüyor-
          lar,  ehlileştiriyorlar.  Onun  zararlı  tarafı  gidiyor.  Daha  kimseye
          zarar  vermiyor  ama  o  hayvanlığını  kaybetti  mi?  Hayır,  ayı  yine
          ayıdır,  kurt  yine  kurttur,  canavar  yine  canavardır.  Yalnız  ehlileş-
          miştir.

            İşte onlar insana zararsız olursa insanlara zarar vermezse insan-
          lık  bundan  ibarettir,  diyorlar.  Ama  hayvanların  da  zararlı  tarafı
          gidiyor, hayvanlığı değişiyor mu? Değişmez.

            Ancak Allah: “Biz insanları halk ettik bizi mabut bilsinler, bize
          itaat etsinler.” “Biz gizli bir hazineydik. Aşikâr olmak için insanla-
                           3
          rı, cinleri halk ettik. ”, buyuruyor. Bir de ne vardır?
                 Dünyaya geldim gitmeye
                 İlim ile hilm’e yetmeye

                 Aşk ile can seyretmeye
                 Ben in ü anı neylerem
            Türkçe bunlar, anlaşılıyor. Kapalı kelâm değiller. Fakat burada
          anlaşılmayan rumuzlu olan tarafı neresidir?
                 Aşk ile can seyretmeye
            Burası rumuzlu olan tarafıdır. Bu rumuzlu kelâmları bize açık-
          lıyorlar.  Zaten  büyüklerimizin  bu  rumuzu  bilmeleri,  açıklamaları
          bizi buraya toparladı. Yoksa camiler, hocalar var; vaizleri, nasihat-
          leri var; medrese ilimleri var.  Ama bu kelâmlarda bunlardan hiçbi-
          risi yok.



          3   Fususül Hikem Trc. c. 1, s. 43.
   233   234   235   236   237   238   239   240   241   242   243