Page 43 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 43

38                                          Gülden Bülbüllere

            İnsan çalışmadan bir varlık sahibi olabiliyor mu? Herhangi bir
          arzu  etmiş  olduğu,  kendisi  için  yararlı  olacak  nimeti  çalışmadan
          elde edebiliyor mu? Edemez.

            Bu insan faydalı şeyleri elde etmek için bilerekten yapıyor da
          zararlı olan şeyleri de niye bilerekten işliyor?
            Zararlı  olanları  bilerekten  işlerse  o  zaman  Allah  kuluna  zul-
          metmiş olur mu? Kul kendisine zulmetmiş oluyor.
            Cenâb-ı Hakk’ın şerre rızası var mı? Yoktur.
            Cenâb-ı Hakk’ın günaha rızası var mı? Yoktur.

            Harama rızası var mı? Yoktur.
            Cenâb-ı Hakk, insanların rızkını halk ediyor. Ama kul iradesiy-
          le rızkını helal ediyor, haram ediyor. Rızkını helal ediyorsa, o helal
          rızıktan dolayı yedikleri, içtikleri hep ona şefaatçidir.
            Ama bu insanlar için halk edilen ne kadar nimetler varsa rızkını
          haram etmişse, o haram yedikleri, içtikleri hep ondan şikâyetçidir.
            Bu nimet denilince neyi anlayacağız? Neden faydalanıyorsak o
          bizim  için  nimettir.  Bilelim,  bilmeyelim  birçok  faydalandığımız
          nimetler var ki bilemiyoruz, göremiyoruz.
            Cenâb-ı Hakk buyuruyor: “Sayısız nimetleri kulum için halk et-
             6
          tim. ”
            Bütün bu mükevvenatı Cenâb-ı Hakk kim için halk etti? Pey-
          gamber Efendimiz için.
            Peygamber Efendimiz kimden geldi? İnsanlardan geldi. Cinler-
          den, meleklerden de gelmedi.
            Öyleyse insanlar cinin de mafevkinde, meleğin de mafevkinde-
          dir.  Ama  hangi  insan  mafevkindedir?  Allah’a  kulluğunu  eden,
          Peygamber’e ümmetliğini yapan insan, meleklerden de üstündür.
            Onun  için  öyle  efendiler,  Allah’a  şükür,  elhamdülillah,  Allah
          bizi insan halk etmiş. İnsan her şeyin mafevkidir.

          6    Mutaffifin, 83/22-24, İnfitar, 82/13.
   38   39   40   41   42   43   44   45   46   47   48