Page 84 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 84
Tasavvuf Sohbetleri 5 79
İnsanlarda bir itaat var bir de isyan vardır. İtaat için; insan niye
gelmiş, nereden gelmiş, nereye gidecek? Bunları bilecek. Yani
Halik’ını bilecek, rızkını vereni bilecek, sıhhatini vereni bilecek.
Ne için bizi halk etmiş, niye gelmişiz, onu bileceğiz.
Niye geldiğimizi bilmezsek, ne için halk edildiğimizi bilmezsek
o zaman insanlar demek ki böyle hayvan gibi oluyorlar. Hayvanlar
da yerler, içerler, gezerler, uyurlar -affedersiniz- cinsi münasebetle-
rini yaparlar. Zaten öyle divanda da geçer:
Gezeriz hayvân-ı nâtık misâli
Ekl ü şurbdan gayrı ne kârımız var
Yani ibadeti olmayan bir kimse hayvan misali gezer, yer, içer,
yatar, uyur. Ekl, yemek; şurb, içmek. Bunlar da yerler, içerler.
İtaati olmayan, ameli olmayan bir insan hayvanlar gibidir. Allah
korusun. Allah inananları muhafaza etsin. Allah inananların inan-
cını yaşamak nasip etsin. Bir de bakın:
İşit Niyâzî’nin sözün…
Niyazî Mısrî Hazretleri, zamanının büyük bir âlimiymiş. Mı-
sır'da tahsil yapmış sonra da tasavvufa girmiş, tasavvufî ilim oku-
muş. Bu sefer zülcenaheyn, çift kanatlı olmuş. Onun çok kıymetli
kelâmları vardır:
İşit Niyâzî’nin sözün
Bir nesne örtmez Hakk yüzün
Nesne nedir? İşte görünen bütün maddelerin hepsi bir nesnedir.
Sen de nesne ben de bir nesne. Cisim gösteren ne varsa hepsi nes-
nedir. Ama hiçbirisi Allah'a perde olmaz.
Hakk’tan ayân bir nesne yok
Gözsüzlere pinhân imiş
Allah her şeyden daha ayan, bütün bu nesnelerden daha ayandır
ama gözsüzler göremezler.
Buna hilaf olamaz, çünkü Cenâb-ı Hakk ne buyuruyor: “Evvel
benim, ahir benim, zahir benim, bâtın benim.” “Hüvel evvelü, hüvel