Page 111 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 111

Gülden Bülbüllere

             “Kulum bana bir karış gelirse, ben ona bir adım giderim. Ku-
                                                             70
          lum  bana  yürüyerek  gelirse,  ben  ona  koşarak  giderim. ”  Hâşâ,
          Cenabı Hak gelmekten gitmekten münezzehtir. (GBT)
          ...
            Buradaki bu amelde (Teveccüh) esmâ nuru tecellî edecek. Evli-
          yaullah’ın velayeti. Sıfat nurundan mânâ, Peygamber Efendimiz’in
          nübüvveti.  Zât  nurundan mânâ,  Cenabı  Hakk’ın zâtının  nuru.  Üç
          nur da burada tecellî edecek. Bu üç nur da Allah’ın nuru. Evliyaul-
          lah’ın  esmâ  nuru  nübüvvetin  içerisinde.  Resulullah  Efendimiz’in
          nübüvvet nuru da zât nurunun içerisinde. Onun için bu nur da bu-
          rada tecellî eder.
            Bu nurları kim cezbeder? Ayık olanlar. Ayık kim? Kalbini ta-
          mamen boşaltmış. Kalbinden her şeyi çıkartmış. Allah ile  kalbini
          meşgul ediyor. Resulullah ile meşgul etmek. Meşayihi ile meşgul
          etmek.  Bunların  üçünün  de  birbirinden  farkı  yok.  Aynı  da  değil,
          gayrı da değil.
            Zâttan mânâ Cenabı Allah’ın azametidir, şânıdır, zâtıdır. Sıfat-
          tan mânâ  Peygamber  Efendimiz’dir.  Peygamber  Efendimiz  Allah
          mı? Değil. Cismi ile Allah değil. Haşa, Allah’tan gayrı mıdır? De-
          ğil. Niçin? Buyurdu ki:
            “Habibim sen bana iki kaşın yaklaştığı kadar yaklaştın.”
          ...
               Peygamberlerin vekilleri vardır ki bunlar ikidir: Bir zâhir ulema,
          nübüvvetinin vekilidir, varisidir. Bir de bâtın ulema, tarikat yönüy-
          ledir.
            Şeriat-ı Muhammediye, Tarikat-ı Muhammediye.
            Şeriat yönüyle zâhir ulema nübüvvetinin varisleridir. Bunlar şe-
          riat memurlarıdır. Bunlar da lazım, bunlarsız olmaz, evvel o zaten.

            Fakat bâtın ulema da tarikat mensuplarıdır, bunlar da Peygam-
          berin  velayetinin  memurlarıdır.  Esas  irşat  velayetle  olur.  Zâhirde
          olmaz, zâhir şeriatla irşat olmaz. Zâhir şeriat irşat edemez.

          70  Buhari, Tevhid 50; Müslim, Zikr 2, Tırmizi, Da’avat, 142
   106   107   108   109   110   111   112   113   114   115   116