Page 164 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 164
Altın Silsile 147
gider. Onun için burada ahirete inanmak da imandandır. Ahirete
inanmayan “vel basu badel mevt” öldükten sonra dirileceğine
inanmayan, Müslüman olamıyor. (GBT)
…
Mevlânâ (Celalettin Rumi) Hazretleri mübarek Azîzân Hazret-
leri’nin zamanındaymış. Ama Mevlânâ oğlunu Azîzân Hazretle-
ri’nin sohbetine göndermiş.
—Git oğlum, Azîzân Hazretleri’nin sohbetinde kendini iyice
yetiştir, kendini olgunlaştır, kendini orada pişir, demiş.
Onun için Mevlânâ oğluna icazet vermemiştir. Mevlânâ’ya
sormuşlar:
—Efendim sizden sonra yerinize, kaim makamınıza kim otura-
cak?
—Hüsamettin Çelebi, demiş.
Her sorduklarında Hüsamettin Çelebi, demiş. Fakat aşikâr ola-
rak değil de özel olarak sormuşlar:
—Efendim Sultan Veled hakkında ne buyuruyorsunuz?
İki oğlu var biri Alaaddin, biri Sultan Veled. Alaaddin babasına
muhalefet etti. Şems’e ihanet edenlerle beraber oldu. Ama Sultan
Veled babasına çok inandı, teslim oldu. Babası onu Azîzân Hazret-
leri’nin sohbetine gönderdi, dedi:
—Git oğlum, Azîzân Hazretleri’nin sohbetine bir sene kal dinle,
orada kendini yetiştir.
Zâhir emirde Mevlânâ Sultan Veled’e hilafet vermemiş. Hüsamet-
tin Çelebi halifem demiş. Bir seferinde Sultan Veled için ne buyu-
ruyorsun, demişler.
—O pehlivandır, pehlivanın vasiyete ihtiyacı olmaz, demiş.
Ondan sonra Hüsamettin Çelebi de dâhil bütün ihvan onun başına
toplanmışlar.
İşte üveysiler var, o da üveysi oluyor. Üveysiler var ki onlara
zâhir emir maneviyattan verilir. Yalnız zâhirdeki meşayihlerin ona
izin vermesi şudur ki yani kimse itiraz etmesin, sen bu yetkiyi ne-
reden aldın? demesinler. (GBT)