Page 167 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 167
Gülden Bülbüllere
14- Muhammed Baba Semmasi K.S.
Muhammed Baba Hazretleri o zamanın büyük meşayihi tebliğe
giderken güreş meydanın kenarından geçiyormuş. Emir Külal Haz-
retleri güreşçilik yapıyormuş. Olur ya gençlik hali gücü var, sıhhati
var, güreşçilik yapıyormuş. Şeyh Hazretleri;
—Bir kalabalık var orada, nedir? Demiş.
Bakmış ki orada güreş var, güreşi seyrediyorlar. Şeyh hazretleri
atını çekmiş. Yanında çok mürit var, o güreşçileri seyretmiş. Mürit-
ler de zannetmişler ki güreşi o da seyrediyor. Onların da gönlüne
gelmiş. Demişler ki:
—Ne hikmeti var ki şeyh hazretleri bu bidat olan bir şeyi seyre-
diyor.
Tabii ona aşikâr oluyor. Allah Evliyaullah’ın gönlüne doğurur.
Evliyaullah muttasıf yaşayandır, Allah bildiriyor. Onların gönlüne
böyle gelince diyor ki:
—Ben burada bidat olan bir güreşi seyretmiyorum. Burada bir
merdan-ı Hüda var, ona bir kanca takacağım.
Bu arada seyrederken, Emir Külal Hazretleri de güreşte hasmıy-
la çarpışırken Muhammed Baba’ya gözü çarpmış. O iki göz birbi-
rine çarpınca işte orada kancayı ona takmış. (GBT)
…
Muhammed Baba Hazretleri müridi Emir Külal Hazretlerini
güreş meydanından çekmiş getirmiş. O da güreşçi. Herkes çok
görüyor, uygun bulmuyor güreş yapmasını.
Çünkü Fâtıma evlatlarından geliyormuş. Bir tanesi vurgulamış.
—Neden bidat işliyor? Ne lüzumu var? demiş.
Güreşi seyrederken o anda gaflet gelmiş. Uyur uyanıklık ara-
sında bir hâl oluyor. Kendisi çamura batmış. Sıçradıkça batıyor.
Sıçradıkça batıyor. Güreşteki Emir Külal Hazretleri geliyor. Elin-