Page 273 - Gülden Bülbüllere Aşk ve Muhabbet - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 273
Gülden Bülbüllere 268
oluyor, çok iptilalar geliyor, bunları da o zaman nefsine mâl et. De ki
bunlar nefsimdendir.
İyi şeyleri, güzel şeyleri rabıtandan bil. Sevildiysen, övüldüysen, iyilik
gördüysen rabıtandan bil. De ki:
Benim sevilecek bir tarafım yok, iyi bir tarafım yok, rabıtam
sevdiriyor. Rabıtam bana bu iyilikleri yaptırıyor.
Böyle derseniz varlık olmaz. Öbür taraftan eğer bir insan senin
kıymetini bilmiyor, seni itâle ediyor, sana eziyet ediyor. O zaman
nefsinden bil. De ki:
Buna müstahakım, müstahak olmasam niye bu adam bana bu sözü
söylesin? Niye bu adam bana bu kötülüğü yapsın? Daha da büyüğüne
müstahakım ama yine de Allah, pîrim ihsan ediyor da hafif
geçiriyorum.
Ey nefis! Kolay kurtuluyorsun, bu sana azdır, daha çok olması lazım
ama yine himmet oluyor, kolay geçiyorsun.
Tasavvuf da böyle olacak.
….
Gelse celalinden cefa
Yahut cemalinden sefa
İkisi de cana şifa
buyrulmuş. Evliyâullah’ın kelamında olsun veyahut da zâhirde
iltifatında olsun veyahut da bâtınından olsun, tüm gelenler; bir
müridin bütün başına gelecek sevilmeler, dövülmeler, iyilikler,
hastalık, sağlık, kâr, kazanç bunlar hepsi Evliyâullah’ın bâtınından
geliyor.
Mürit ise öyledir. Mürit değilse o zaman ona sözümüz yok. Niçin bak
öyle buyuruyor,
Kakıyıp döğerse artır hubbunu
Sevdiği deriyi çok çiğner debbâğ
Akşam sohbette kelamı kibarda geçti ya,
Sevdim seni seydâ-yı cihân hayır ve şerde