Page 48 - Gülden Bülbüllere Tasarruf - Abdurrahim Reyhan Erzincanî
P. 48
36 Gülden Bülbüllere
ile sıfatlanmaktır. Bu ancak kişi varlığını yitirdikten sonra olur. Kişi
varlığını yitirmezse Allah’ın sıfatları ile sıfatlanamaz.
***
İrşad demek kalbin açılmasıdır. Kalbi kim açabilir? Evliyaullah.
Çünkü o kalbe mutasarrıftır, kalbi tasarrufuna alır.
İşte müridte cezbe budur, müridte iradesiz hareket budur. Yoksa
insanın aklı var, iradesi var. O iradesinden mesuldür. İnsanlar aklı,
iradesinden mesuldür.
Ama cezbeye kapılırsa, neye kapılır biliyor musun? Cereyana ve-
rilmiş bir insanda daha akıl veya güç (diye) bir şey kalır mı? Onda
bir şey kalmaz, cereyana kapılmış! Öyleyse demek ki bu cezbe de
manevî bir cezbedir. Evliyaullah’ın velayeti onu çekiyor, gayr-ı ih-
tiyari cezbediyor.
Bak, Şems ne yapmış? O kadar dünya üzerinde tek bir alim
Mevlâna Hazretleri’ne ne yapmış? Onun ilmini onun kalbinden çı-
karmış, atmış. Mevlâna sanki hiçbir şey bilmiyormuş gibi, ümminin
ümmisiymiş gibi ona cahillerin, ümmilerin yapmadığı hareketleri
yaptırmış. Çünkü iradesini elinden almış. Hoş, Mevlâna bilerek de
onları işlememiş, bilmiyor. Mevlâna oluyor bir alet.
Şimdi zamanımızda var, mesela adam şeklinde makinayı cere-
yana bağlamışlar. O ne ediyor? Konuşuyor, mesela hareket de yapı-
yor, eğiliyor, doğruluyor, bir iş de işliyor, bir şeyler yapıyor. Bunlar
olmuyor mu? Var. Şimdi o cereyanı hiç bilmeyen bir adam, o ma-
nevî gücü hiç bilmeyen adam:
˗ O da bir canlı! Bunları kendi kendine yapıyor.
der. Hâlbuki onda can yok, (bu hareketleri) ona bir cereyan, ona bir
güç yaptırıyor. (İşte) Cenab-ı Hakk Evliyaullah’a böyle bir güç ver-
miştir, bir yetki vermiştir ki o işte ne yapar bir müridi? Ama hangi
müridi? İnanıp ve teslim olan müridi.
***
İşte mürid üçtür ki (birincisi) göz müridi. O görür, gelir. Onun
sonu gelmez. Yani nedir bu? O bir keramet görecek, ondan sonra
gelecek. Keramet o müridin gözünden silinince gönlünden de silinir.