Page 49 - Gülden Bülbüllere Tasarruf - Abdurrahim Reyhan Erzincanî
P. 49
Tasarruf 37
Onun sonu gelmez. Çünkü tarikatın adabı şudur: “Şeyhinden kera-
met bekleyen zındıktır, yalancıdır.” buyruluyor. Ama (mürid) şey-
hinin her hareketini keramet bilecek. “Ve lekad kerremna benî
Ademe.” (Bu) Cenab-ı Hakk’ın emridir. “Biz insanlara kerameti
verdik” Ama mürid için budur ki: “Mürid şeyhinin yemesini, içme-
sini, oturmasını, kalkmasını, konuşmasını, yürümesini, yatmasını
her hâlini keramet bilecek.” Hani bilse ki şeyhi yatıyor, uyuyor,
onun uyumasını keramet bilecek. Niçin? Onlar Hakk’a vasıl oluyor-
lar. Onların uykuları da zikirdir. Onların uykularında Allah’ın nuru
onlarla beraberdir. Allah’ın nuru onlardan kesilmez.
Onun için göz müridi görür, gelir. Gözünden kesildikten sonra
her şeyi kaybeder. Göz müridi rüşvetle muamele gören bir memura
benzer. Büyüklerimiz öyle buyuruyorlar. Rüşvet verirsen eğer işini
görür, rüşvet vermezsen işini görmez. Göz müridi böyleymiş.
Ama gönül müridi öyle değil. Gönül müridi sevmiş, gönülden
sevgi ile bağlanmış gelmiş. Allah’ın emri de budur. Cenab-ı Hakk
“Allah’ın ipine sarılın.” buyuruyor. Hâlbuki zahirde bir ip yok ki
herkes sarılsın. Bu ip sevgi ipi, sevgi bağıdır. Kelam-ı kibarda da bu
geçiyor:
Uyan gaflet meyinden kalk bu derdin çaresine bak
Kemendi boğazına tak ara bul kâmil insanı
Bu kement bir bağ ise bu da müridin zahirinde görülmemiş. Hiç
kimse bir bağ ile kendisini meşayihin kapısına bağlamamıştır.
Ama bu kement nedir? Bağ, meşayih vasıtasıyla bir Allah sevgi-
sidir. Çünkü meşayihi seven Allah’ı seviyor. Allah öyle buyuruyor:
“Beni sevin, sevdiklerimi sevin. Sevdiklerimi sevin ki beni sevesi-
niz.”
Evet, öyleyse gönül müridi sevgiyle bağlanmıştır. O keramet ile
gelmemiştir. Onun için keramet olsun olmasın önemli bir şey değil.
Gönülden bağlanmışsa o keramet istemiyor ki!
Gönülden bağlanmak şudur… Bakın efendiler! Emir Külal Haz-
retleri evlad-ı Resul’den. Nakşıbendî Efendimiz’in manevî şeyhidir.
Ta ki tarikata girmeden evvel sebavette de (çocukluğunda da) kera-
metleri varmış.