Page 138 - Gönlümüz Beraber Ruhumuz Beraber
P. 138
132 Gönlümüz Beraber
Çankırı Ziyaretleri
Efendim’in Terini Silme
Efendim Hazretleri Ankara’ya geldiğinde Çankırı’ya da zi-
yarete giderdi. Efendim Çankırı’ya her gittiğinde Mustafa Ağabey
ile bir samimiyetimiz olduğu için biz de rahatlıkla giderdik. Çan-
kırı’da Efendim’le çok muhabbetli maceralarımız oldu.
Efendim 15 Temmuz 1992 tarihinde Hacı Bayramın Pursak-
lar’daki evini teşrif etti, daha sonra evinin yakınında bulunan Rey-
han Camisi’nin kaba inşaatını gezdi. Oradan Mustafa Ağabey’in
arabasıyla Çankırı’ya gittik. Çankırı’da çarşı içerisinde bulunan es-
kiden Kadirî Tekkesi olarak kullanılmış ahşap binanın önünde bü-
yük bir kalabalık bekliyordu. Mübarek çok keyiflenmişti.
Görüşme, namaz ve yemekten sonra sohbet başladı. Yaz
günü olduğu için mübarek akşam sohbet ederken terliyordu. Ben de
ihtiyaç olduğu takdirde Efendim’in terini silmek üzere önceden es-
naftan 4-5 tane beyaz bez mendil alıp hazır etmiştim.
Sohbeti kesmemek için önünde fırsat kolluyordum ki terini
sileyim de mübarek rahatlasın. Sanki boks maçına çıkmış sporcunun
terini silmek için elinde havluyla ringin köşesinde bekleyen yar-
dımcı gibi bir hâlim vardı. Sohbet devam ederken Tekke’nin hemen
iki metre ilerisindeki caminin ezan sesi kuvvetli bir şekilde açık
camlardan içeriye gelmeye başladı. Mübarek de sohbete ara verdi.
Ben de fırsattan istifade hemen mendilimi aldım, kibarca
takkesini yana koydum, başını incitmeyecek şekilde terini sildim.
Mübarek hiç seslenmiyor. Sonra gömleğinin ilk üç düğmesini çöz-
düm, diğer yeni mendille elimi göğsü ile atletinin arasına sokup ya-
vaş hareketlerle terini silmeye başladım. Sonra hava alsın diye göm-
lek uçlarını kenara yasladım. Belli bir süre durduktan sonra düğme-
leri ilikledim. Sonra takkesini uzattım. Aldı, baktı, dikiş yerini buldu
ve dikiş yeri arkaya gelecek şekilde takkesini giydi. Bu arada ezan
bitmişti. Efendim bana doğru eğildi:
˗ Allah hulûsunun ihlâsının bârını, meyvesini yedirsin. Katla
onları cebine koy.