Page 196 - Gönlümüz Beraber Ruhumuz Beraber
P. 196

190                                         Gönlümüz Beraber

                        Havalimanı Yolculamaları
          Uçağa El Sallama
                 Efendim  Hazretleri  sık  sık  karayoluyla  seyahat  ediyordu,
          yurt dışı ve uzak mesafelerde ise havayollarını kullanıyordu. Bizler
          için Efendim’i havalimanında yolculamak ve karşılamak çok önemli
          bir heyecan vesilesi oluyordu.
                 Bir gün İncek’te vedalaştı, havalimanına geçip Erzincan’a
          gideceklerdi. Biz de kalabalık ihvan topluluğu ile havalimanına git-
          tik. Esenboğa Havalimanı’nın eski hâliydi. Efendim giden yolcu ta-
          rafına geçti, biz de bilet kontrol noktasına kadar gittik, orada kaldık.
          Efendim ihvanlara veda etmek üzere elini göğsüne koydu ve içeriye
          geçti. Biz de elektronik kontrol noktasının önünde yığılıp kaldık.
                 Bende öyle bir hâl vardı ki sanki anasından ayrılmış kuzu
          gibi bir o tarafa gidiyor, bir bu tarafa gidiyor, kıvranıp duruyordum.
          Bir süre sonra Polis beni çağırdı ve:
              ˗  Sen ne yapıyorsun, derdin ne? Geç içeriye!
          dedi. Ben de ipini koparmışlar gibi daldım içeriye. Efendim, Hacı
          Anne ve Nazmiye abla oturuyorlardı, yanlarına vardım. Az sonra
          “Erzincan  uçağı  kabule  başladı”  diye  anons  geldi.  Ben  de  Efen-
          dim’in çantasını aldım, yanında yürüyorum. Efendim biletini verdi,
          ben  bir  şey  vermedim,  soran  da  olmadı.  Beraber  otobüse  bindik.
          Sonra uçağa beraber çıktık, çantasını kabin bagajına yerleştirdim.
          Kapılar kapanacak, hazırlık yapılıyordu. Yolcuların içinde dizüstü
          çöktüm elini öptüm, vedalaşıp aşağıya indim. Otobüsle yolcu eder
          gibi Efendim’in cam hizasına geldim, Efendim’e el sallayacağım.
                 Düşünün pist başında bir adam uçağın yanında bekliyor, el
          sallayacak.  Kuleden  anons  mu  etmişler  bilmiyorum,  eli  telsizli
          adamlar koşup geldiler. “Siz buraya nasıl geldiniz? Uçak kalkacak.
          Burası güvenli değil, lütfen bizimle çıkışa gelin.” dediler. Ben de
          uçağa el salladım ve çıkışa gittim.
   191   192   193   194   195   196   197   198   199   200   201