Page 127 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 127

122                                         Gülden Bülbüllere

            Neyse mübarek Ubeydullah Ahrar Hazretleri çok meşayihler ile
          görüşmüş.  Bunlardan  Nizameddin-i  Hamuş  Hazretleri  mübarek
          celal sıfatını  çok  kullanmış.  Sadeddin  Kaşgarî  Hazretleri’ne  de  o
          hilafetini vermiştir.
            Nizameddin-i  Hamuş  Hazretleri  Alaeddin  Attar  Hazretleri’nin
          halifesidir.    Nakşibendi  Efendimiz’in  ilk  irşat  etmiş  olduğu  daha
          hayattayken “Alaeddin bizim hayli yükümüzü yüklendi.” buyuruyor.
          Mübarek Nakşibendi Efendimiz’in zamanında o da ayrı bir dergâh
          kurmuş. Mürit toplamış başına, sohbet etmiş, onları irşat etmiş.
            Nakşibendi Efendimiz’in Halifesi, Alaeddin Attar. Alaeddin At-
          tar Hazretleri’nin halifesi Nizameddini Hamuş. Nizameddin-i Ha-
          muş  Hazretleri’nin  halifesi  Sadeddin  Kaşgarî.  O  evlad-ı  Re-
          sül’dendir.  Sadeddin  Kaşgarî  Hazretleri  otuz  iki  tane  de  o  irşat
          etmiş, halife çıkarmıştır.
            Nizameddin-i Hamuş Hazretleri, Sadeddin Kaşgarî Hazretleri’ni
          irşat  ettiği  zaman  şöyle  bir  tavsiyede,  nasihatte,  vasiyette  bulun-
          muş. Demiş ki:
            –Ben  Cenâb-ı  Hakk’ın  celal  sıfatını  muhafaza  etmedim,  çok
          kullandım. Bunun hecaletini ahirette çekerim, sen sakın bunu kul-
          lanma.
            Mübarek  bidayetinde  on  beş  gün  kendisini  evin  bir  köşesine
          hapsetmiş, siyah bir perde önüne germiş. Aile efradını bile yanına
          koymamış. Çünkü o sıfat tecelli ettiği zaman ona alışıncaya kadar,
          hıfz edinceye kadar kime baksa onu düşürür, o kimse ölürmüş.
            Onun  için  burada  Evliyaullah  Hazreti  Musa  meşrepli,  Hazreti
          İsa meşrepli oluyor. Bazıları yumuşak Hazreti İsa’nın, Ebubekir’in
          meşrebi, bazıları da Hazreti Musa’nın meşrebi sert olurlar.
            Ubeydullah Ahrar Hazretleri, o kadar çok meşayihlerle dostluk-
          lar kurmuş ve onlara hizmet görmüş. Onlara mali hizmet, bedeni
          hizmet  yapmış.  Fakat hiçbirine teslim  olamamış ve hiç kimse  de
          onu tasarrufuna alamamışlar.
            Ubeydullah  Hazretleri,  Nakşibendi  Efendimiz’e  âşıkmış.  Ona
          kavuşamamış,  onun  ruhaniyetini  görmüş.  Onun  rûhunu  görmüş.
          Ona kavuşamadığı için çok müteessir olmuş. Meşâyih arıyor arı-
   122   123   124   125   126   127   128   129   130   131   132