Page 117 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 117
Gülden Bülbüllere
“Ya yar-ı garım Ebu Bekir ağzını yum.”, yumdurmuş.
“Dişini dişinin üzerine koy.”, koydurmuş.
“Dilini üst damağa birleştir.”, birleştirmiş.
“Hufyeten, kalbinden zikret, La ilahe illallah de”.
İşte bizim zikrimiz böyle gelmiş. Hiç değişmiş mi? Değişme-
miş. (GBT)
...
Peygamber Efendimiz: “Zikrin en hayırlısı gizli yapılan, rızkın
en hayırlısı da yeteri kadar olandır.” Buyuruyor.
Fakat Peygamber Efendimiz bir de buyuruyor ki:
“Bütün kapılar kapanacak yar-ı gârım Ebubekir’in kapısı ka-
panmayacak.”
Kapı ne demektir? Kapı demek tarikatlardır. Tarikatlarda Evli-
yaullah hak kapısıdır. Bir insan Allah’ı bulmak için varır. Tasavvuf
kitaplarında diyor ki: Cenabı Hak her maksada bir kapı tayin etmiş-
tir. Her maksadın bir kapısı vardır. Her maksadı kapısından iste-
mek lazım.
Maksat insanların arzusu, isteği. İnsanlar ne ister? Yiyecek is-
ter. Giyecek ister. Kullanacak eşya ister. Bunların hepsinin bir
maddesi var. Yeri var. Onların her birinin kapısı var. Mesela sen
bir elbise alacaksın. Bunu manavda, bakkalda bulabilir misin? Ma-
navda, bakkalda yenecek şeyleri bulursun. Muhakkak bir mağaza-
ya gideceksin. Orada da yiyecek maddelerini bulamazsın. Âlet,
makine almak istersen onların da ayrı mağazası vardır.
Öyleyse Cenabı Hak her maksada bir kapı tayin etmiştir. O
maksadı o kapıdan almak lazım. Cenabı Hak da kendisini tanıtmak
için, kulların Allah’a ulaşması için bir kapı tayin etmiş. Bir yol
tayin etmiş. Bu yol nedir? Tarikattır. Bu yolu bilen Evliyaullah’tır,
meşayihtir. Evliyaullah, Hak kapısıdır. (GB1)
...
Peygamber Efendimiz Miraç yaptı. Miraç’tan indi. Miraç’ta
sordu:
“Ya Rabbi ben bu Miraç’ı söyleyeyim mi kullarına?”