Page 258 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 258
Altın Silsile 241
34- Abdurrahman Tagi K.S.
Bizim büyüklerimizden, şah dedelerimizden, Abdurrahman
Tagi hazretleri, (Bitlisin Nurşin kasabasında oturanların hepsi bu-
nun talebeleridir, onun halifelerinin halifeleri, evlatları, torunları-
dır) evvela başka bir tarikata, cehri tarikata, riyazet tarikatlarından
birine hizmet ediyormuş.
Hangi tarikatta ise, riyazeti çok yapmış.
Kendisi de zaten büyük bir âlim, ismi asrın müceddidi geçiyor.
Her asırda bir müceddid geliyor. Bir asrın müceddidi imiş.
Silsilede geçiyor:
“Ve ila ruhi sultan’l- arifin ve kutbil aktabil vasılin....Müceddidi
asar’s- selefi vet tabiine,…..”
Müceddid geçiyor.
Böyle olduğu halde kendisi mübarek, riyazet tarikatında çalış-
mış, uzun yıllar boyu nefsinin istediklerini yedirmemiş ve nefsine
doyuncaya kadar ekmek de yedirmemiş. (GB4)
...
Neticede Gavs-ı Âzam Seyyid Sıbgatullah Arvasi Hazretlerini
bulmuş. Buna yeniden ikinci meşayih olarak sarılmış. Evvelki tari-
katının meşayihini bırakmış. Yenisine öyle bir şekilde sarılmış ki,
onu ilk gördüğünde gönlü akmış. Daha ayrılmak istememiş.
Kış mevsiminde. O yörede de çok kış oluyormuş. Şeyh Efendi-
sini görmek için gece gündüz muhabbeti gelince çıkıp geliyormuş.
Veya akşam geldiği zaman bakıyormuş ki sohbet bitmiş, hatme
dağılmış, tekkenin kapısının önünde bekliyormuş. Huzur yapıyor-
muş. Kar yağıyormuş, karın altında kalıyormuş. Kar onun üzerini
kapatıyormuş. Sabahleyin tekkenin dervişleri karları temizleyerek
yol açmak isterlermiş. Seyyid Sıbgatullah Arvasi onları ikaz eder-
miş:
—Aman dikkat edin. Şu kar tümseğinin altında Molla Abdur-
rahman var. Onu incitmeyesiniz, dermiş.