Page 300 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani

Altın Silsile 283

Bir de Piri Sami Hazretleri’nin torunu Reşit Bey var, nahiye
müdürü. O da orada. Gittik oraya. Piri Sami Hazretleri’nin torunu-
na öyle hürmet gösteriyor ki Mübarek Paşam Hazretleri onların
yanında büzüldü, büzüldü, büzüldü. O sırada Hacı Hafız Efendi
sohbet ediyor.
—Dede Efendi bilir. Dede Efendi bir şey mi buyuruyor? diyor.
O da:
—Hayır ben dinlemeye geldim, diyor.
O sırada Hacı Hafız Efendi bir evliyâdan bahsederek:
—Sonradan imansız gitti, dedi.
O sırada Mübarek tahammül edemedi.
—Haşa!.. Hacı Efendi. O yanlış. Evet çok âbidler imansız git-
mişlerdi. Evliyaullah Hak ile Hak olmuştur. Nasıl imansız gider.
Evliyaullah’ta gaflet kalmamıştır ki. Gafletten dolayı kusur işlesin
de imansız gitsin, yanlıştır, dedi. (GB3)
...
Şeyh Efendimiz (Dede Paşa Hazretleri) öyle buyurdu: Bütün
Evliyaullah’ın salahiyeti alınmış Resulullah Efendimize teslim
edilmiş. Resulullah Efendimiz’den bir emir olmazsa onlar kendilik-
lerinden bir şey isteyemezler. Ama yalnız Evliyaullah müridine
yetkilidir. (GB4)
…
Bizim büyüğümüz (Dede Paşa Hz.) sohbetinde buyurdu ki:
“Bizim meşayihlerimizin bir milyon müridi olsa. Bir milyonu da arz
üzerine serpilmiş olsa, Vallahi de billâhi de hepsinden haberdar
olur. Hepsinden haberdardır. Hepsini görüp gözetmektedir”. Bu
böyle ama kime bu? Görene, bilene. Yani inanana ve teslim olana.
(GB1)
…
Kibrid-i ahmerdir şeyhin nefesi
Yakar dil şehrinde bırakmaz pası
Beraberdir Piri Tâgî Mevlâsı