Page 136 - Gülden Bülbüllere Aşk ve Muhabbet - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 136

Aşk ve Mahviyet                                                     131
          —Molla Halid o nedir, demiş.
          O da demiş ki,
          —Efendim,  ben  bunu  rızamla  koymadım,  filanca  madam  getirdi
          yaranın üzerine yemin verdirdi, zorla koydu, diyor.
          —Gel o zaman, gel diyor Ermeni hanımın o yaralar için yazığı geldi
          de  bizim  yazığımız  gelmez  mi,  Hazreti  Resullulah'ın    merhameti
          gelmez  mi,  Allah'ın  rahmeti  sana  gelmez  mi,  diyor.  O  zaman  ne
          yapıyor? İrşat ediyor.
          Molla  Halid  Bağdat’ta  da  kalmıyor  Şam’a  gidiyor,  yerleşiyor.  Halidi
          Bağdadi Hazretlerinin türbesi Şam'dadır.
          ….
          Onun için işte buyuruyor ki,
                           Ehli aşk bu yolda sararıp solup
                           Anladılar pirsiz olmaz bir kulûb
                            Harfi savtı olmayan bir mektep bulup
          Ehli aşk kim?
          Allah’a aşık olanlar, bu yolda sararmışlar solmuşlar.
          Nerede  buluruz?  Nasıl  buluruz?  Nerededir?  Şurada  mıdır?  Burada
          mıdır?
          Yok neticede böyle bulamamışlar. Ancak anlamışlar ki bir meşayihsiz
          olmaz.
                       Anladılar pirsiz olmaz bir kulûb
          Kulûb  demek,  kalpler  demektir.  Anladılar  ki  meşayihsiz,  bu  kalp
          açılmaz, bu kalp açılmazsa Allah bulunmaz.
          ….
          “Mûtû gable entemûtû” ölmeden evvel ölün,  buyruluyor.
          İnsanlar için ölmeden evvel ölüm var.
          Ama bir insan ölümden kaçar korkar. Malını, her şeyini, canı için yok
          eder de canından geçemez. Canı için her şeyinden geçer de canından
          nasıl geçeceğini bilemez, bilse geçecek, bilemiyor.
          Bildiren Evliyaullah.
          İşte diyor ki,
   131   132   133   134   135   136   137   138   139   140   141