Page 39 - Gülden Bülbüllere Tasarruf - Abdurrahim Reyhan Erzincanî
P. 39
Tasarruf 27
***
Şems o kadar ilim ve amel sahibi Mevlana’yı ne yaptı? İlmiyle
insanlara sevilmiş, övülmüş, itibar kazanmış Mevlana’ya öyle hare-
ketler yaptırdı ki... Gerçi Mevlana o hareketleri iradesi ile yapmadı.
Mevlana oldu cansız bir alet. (Şems onu) yatırıyor, kaldırıyor, ko-
nuşturuyor. Tasarruf öyledir. Evliyaullah’ın tasarrufuna kapılan kişi
cereyana kapılmış gibidir. Halk onu o kadar sevmişken, o kadar kıy-
met vermişken, halkın gözünden öyle düşürdü ki...
***
Cenab-ı Hakk ilminizi, bilginizi artırsın, ferasetimizi artırsın.
Müslüman’ın feraseti (anlayışı) kerametten üstündür. Peygamber
Efendimiz’in emri böyle.
Keramette şöhret var, şöhrette (ise) afat var. İnsan Müslümanlı-
ğını ne kadar kuvvetleştirirse o kadar ferasetli olur.
***
Abdülkadir Geylanî, Nakşıbendî Efendimiz, Mevlâna, İmam-ı
Rabbanî büyük velilerdir. Bunların veli olacakları gösterilmiş. Ha-
reketlerinden, yaşantılarından, sözlerinden, akıllarından, kerametle-
rinden belli olmuş.
Nebiler mucize göstermiştir, açık olarak. Fakat velilerin keramet-
leri gizli kalmıştır. Çünkü keramet velayettedir. Velayet manevî bir
güçtür.
Gülden Bülbüllere 4
Evliyaullah insanları iradesinden kurtarıyor. Ehl-i tasarruf bu za-
ten. Keramet bir şey demek değil! Önemli olan tasarruftur.
Sana keramet gösterir bir kimse, çok kerametler gösterir. Seni
çocuk yerine kor. Cinciğinen, boncuğunan seni aldatmış olur.
İş odur ki senin iradeni alsın da, seni iradenden kurtarsın da, seni
varlığından kurtarsın da seni nimete ulaştırsın. Tasarruf budur.
Tasarruf insanı ne yapar? Öldürür. Evliyaullah’ın manevî bir
gücü var. Seni öldürür, diriltir. Ne o? Kılınç ile kesecek değil, senin
başını kesecek değil bu öldürmek! Ne demektir bu?