Page 209 - Gönlümüz Beraber Ruhumuz Beraber
P. 209
Ruhumuz Beraber 203
Evden Mekke’ye gitmek üzere hareket ettik. Yatakları, çan-
taları ve her türlü ev göçünü Medineli bir ihvanın arabasına yükle-
dik. Mekke’ye nasıl ve neyle gideceğimiz bizim tarafımızdan belli
olmadan Medine’deki Mekke garajına gitmek üzere hareket ettik.
Efendim Medine’de kaldığımız süre içerisinde olduğu gibi
Medine garajına giderken de bana etraftaki kutsal yerleri (Ravza-i
Mutahhara’yı, Mescidleri, daha evvel sorduğum Kuba Mescidi yo-
lunu, Hz. Ebubekir, Hz. Ali ve Hz. Osman-ı Zinnureyn’in mescitle-
rini, kapalı otoparkları, Osmanlı’nın inşa ettiği binaları, Cennet-ül
Baki’yi, Mina’da şemsiyeli örtüleri ve daha nice yerleri) nefsime an-
lattı ve tanıttı.
Eyüp Ağabey “Pakistanlı-Afganistanlı turlardan bir otobüs
ile gidelim.” diyordu. Bizim de buna gönülden rızamız olmadı. Ni-
hâyet otobüs bileti almak için Medine garajına ulaştık.
Benim vizem Hac vizesi olmadığı için bir sorun vardı, ama
benim umurumda değildi. Efendim beni bırakacak değildi yâ! Hatta
pasaportu peşinen eline verdim, bir kenara çekildim. Neticede vizem
hac vizesi olmadığı için bana bilet vermediler. Bunun üzerine otobüs
terminalinden ayrılıp taksilerin kalktığı yere geldik.
Mekke’ye Yolculuk
Mekke’ye seyahat için Suriyeli Ahmet Ağabey ve Eyüp
Ağabey pazarlık sonucunda bir Peugeot marka taksi kiraladılar. Ara-
bada 6 kişiydik ve Mekke yolu uzundu.
Efendim’i yalnız ön tarafa, şoförün yanına oturttuk. Eyüp
Amca, nefsim, Bayram Hoca arka sıraya, Suriyeli Ahmet Ağabey ile
Eyüp Ağabey’in oğlu Ahmet de en son sıraya oturdu. Medineli ih-
van Ağabey ile vedalaşıp yola çıktık. Eşyalarımızı da yüklemiştik.
Garajdan iki rekât ihram namazı kılıp hacca niyet etmek
üzere doğruca Medine’nin çıkışındaki Mik’at Camisi’ne gittik. Ca-
miye geldiğimizde 16.00 civarıydı. Burada hacı adayları gusül ab-
desti alıp, temizlenip, ihrama giriyorlar ve öyle yola koyuluyorlardı.
Câmide özel olarak bu işler için hazırlanmış bir mahal vardı.