Page 215 - Gönlümüz Beraber Ruhumuz Beraber

Ruhumuz Beraber 209

˗ Bu arada biz yatsıyı kılalım, sen onu bekle. İsmail Hoca’yı
tanırsın.
dedi. Ben de Kâbe’ye Efendim’le birlikte girmek ve ilk görüşte
duâmı yapmak istiyordum.
˗ Efendim, birlikte Kâbe’ye girelim, yerimizi öğrenirim, daha
sonra Hoca’yı beklerim.
dedim.

Hareme Giriş ve Kudüm Tavafı
Hareme birlikte girdik ve o muhteşem görüntüyü görür gör-
mez o “beraberlik” duamızı yaptık, arkasından 4 rekât namaz kıl-
dım, sonra İsmail Hoca’yı beklemek üzere ayrıldım. Biraz bekledik-
ten sonra Hoca geldi. Ayakları yara olmuş, bin bir meşakkatle gel-
miş. Gelince bana onu anlattı. Birlikte Efendim’in yanına vardık. Bu
arada Efendim namazı da kılmıştı. Hoca’ya “Yüksel Beyleri bulup
buraya gönder. Biz buradayız.” dedi ve Hoca gitti. Eyüp Amca ve
ekibi de gittiler ve geri gelmediler.
Efendim, Bayram Hoca ve nefsim Kâbe’nin Hacer-ül Es-
ved’in bulunduğu duvarından bir önceki duvarından başlayarak ta-
vafa başladık. O an çok müthişti. Saat 01.30 civarıydı ve biz kalaba-
lığın ortasındaydık. Kâbe’ye 2-3 metre mesafede “Bismillahi Allahu
Ekber” deyip Hacer-ül Esved köşesinden selamlama ile tavafa baş-
ladık.
Efendim Bayram Ağabey ile beni kendi önüne geçirdi. Biz
önce razı olmaz gibi davransak da, Efendim güya bizi kendine kal-
kan yapmıştı. Sağ önüne beni koydu ve elini omuzuma attı. Sol
önündeki Bayram Ağabey’in koluna da elini soktu. Sonra bize:
˗ Kimseyi itip kakmayın, incitmeyin. Bırakın size vursunlar.
Daireyi içeriden tamamlamaya çalışın, boşluklara girin.
dedi. Efendim bize bu komutları verdikten sonra Hacer-ül Esved ta-
şının bulunduğu köşeyi sağ el ile selamlayıp “Bismillahi Allahu Ek-
ber” diyerek ve elimizi yüzümüze çalarak tavafa başladık. Bayram
Hocayla da kol kola girmiştik. Efendim’in vücudu bize yapışıktı.