Page 29 - Gönlümüz Beraber Ruhumuz Beraber
P. 29
Ruhumuz Beraber 23
diye sordum. O da sağ olsun beni aldı DPT’ye Rasim Ağabey’in ya-
nına götürdü ve talebimizi ilettik. Rasim Ağabey de o zaman Perso-
nel Daire Başkanı Fatih Bey’in yanına gönderdi ve:
˗ Başvuru formlarını doldurun, o da size yardımcı olsun.
dedi. Fehmi Ağabey:
˗ Tamam, sen artık gerisini takip edersin.
dedi ve beni gönderdi. Fakat kendisi Fatih Bey’in odasına gelmeyip
ayrıldı. Ben de “İyi, her yerde ihvan var. Burada ne güzel hizmet
edilir!” düşüncesiyle Fatih Bey’in makam odasına gittim. Ama içe-
riye alan yok! İçeriye girip çıkan da yoktu. Epeyce bekledim. Sonra
haber geldi ve içeriye girdim. Fatih Bey soğuk bir edayla,
˗ Şu evrakları doldur. Sekretaryaya bırakırsın. Fakat alımlar o
kadar kolay değil, bilgin olsun.
dedi. Ben de şaşırdım. İşte “Şöyle yap, böyle yap. Biz sana haber
veririz.” gibi sahip çıkma yok! Ayrıca bizim özgeçmişimiz diğer
adaylardan daha kötü değildi ki liyakatsiz bir adam kuruma alınmış
olsun! Niye böyle davrandı, anlamadım.
Bu görüşmenin üzerinden epey zaman geçmesine rağmen
DPT’den ses soluk çıkmadı. Fehmi Ağabey’e bir daha söyledim. O
da:
˗ Ben elimden geleni yaptım.
dedi.
Fehmi Ağabey vefatından altı ay önce Bahçeli grubunu Sıh-
hıye’deki Boral grubuna dâhil etti. O zaman bunun sebebini anlama-
mıştık. Boral grubunun hatmelerini İsmail Karakaya Ağabey oku-
yordu. Fehmi Ağabey bu arada eski ihvanlar ve hatme grupları üze-
rine “Elkab” isimli bir kitap çıkarmış ve bir tane de bize hediye et-
mişti.
Aralık 1989’da bir gün Hazret-i Pîr’in Demetevler’i teşrif
ettiğini duyduk ve “Bundan neden bizim önceden haberimiz olmadı”
diye şaşırdık. Meğerse Fehmi Ağabey rahmetli olmuş, her yerden
cenazesine gelmişler. Ama biz Ankara’da olduğumuz hâlde bunda
haberimiz olmamış. Fehmi Ağabey’in vefât haberini akşam Öz Elif