Page 178 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 178
Tasavvuf Sohbetleri 5 173
lazım. Ne için? Tarikatımızda müritteki havf budur, bilemez ama
esas havf bundan geliyor, doğuyor.
Bakıyorsunuz ki mesela, şu müdür bey, dün değil evvelsi gün
ders aldı, ders almadan evvel bunlar sende yoktu, peki bunlar ol-
muşsa eğer ne korkun var, Allah ihsan etmiş sana.
3
Onun için Cenâb-ı Hakk buyurmuyor mu ki: “Muttaki olun. ”
Muttaki olunuz, muttaki olan kurtulacak. Kurtulmak için takva
sahibi olun. Sizin en çok muttaki olanınız en çok Allah’tan korka-
nınızdır, buyuruyor. Takva neymiş? Allah’tan en çok korkmakmış.
Demek ki biz o verilen muhabbeti muhafaza edersek bizim yo-
lumuz çok yakındır. Ama muhabbeti muhafaza etmek lazımdır.
Onu muhafaza etmek de şudur ki:
Evvela gadabımızı yeneceğiz, gadab olmayacak. Gadab muhab-
beti söndürür. İşte yanan bir ışığa üf ettin mi söner veya yanan
ateşe suyu attın mı söner. Gadab da muhabbetin zıddıdır, onu sön-
dürür.
Fakat o gadabını yendin, gadabı olmayan bir ışık sönmüyor ama
bir de o ışığın büyümesi lazım, gelişmesi lazım.
O muhabbetin de büyümesi için, kinin de olmayacak, haset de
olmayacak, gurur da olmayacak, kibir de olmayacak. Bunlar da
olmazsa eğer muhabbet tez büyür.
O tez büyür demek şudur ki: O kalp o kadar büyük ki kalbi hiç-
bir şey doyurmaz. Cenâb-ı Hakk “Ela bi zikrillahi tatmainnül ku-
4
lub. ” buyuruyor. Ancak sizin kalbinizi zikrullah doyurur, başka
bir şey doyurmaz. Dünyalar, zenginlik, varlık, sefahat bunların
hiçbiri insanın kalbini doyurmaz.
İnsanın kalbini doyuran nedir? Zikrullah. Ama bu da zikrullah
da çok sevecek ki doyursun. Yani o ufacık gelen bir feyiz mesela
bu başparmağım kalınlığında gelen bir çeşme suyu, bu salon havuz
olsa doldurur mu? Doldurmaz. Daha fazla gelmesi lazım ki havuzu
3 Bakara, 2/2, Duhan, 44/51.
4 Ra’d, 13/28.