Page 21 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 21

16                                          Gülden Bülbüllere

            Buyurmuş. Şimdi buradan anlaşılmasın ki hani ölecek de cena-
          zesini kıldıracak.
            Salih  Baba'yı  çok  tanıyıp  bilenler  vardı.  Pir-i  Sami  Hazretle-
          ri’nden sonra vefat etmiş, evvel değil ki, çok sahih rivayetler, ispat-
          lar, deliller var. Evvel vefat etmiş olsaydı da cenazesini şeyhi kıl-
          dırsaydı, namazını kıldırsaydı.
                 Tekbir eyler cenazemi kıldırır
            Zahiren ölürüm de benim cenazemi kıldırır, hayır, o değil.
            Yani  beni  benliğimden  kurtarır,  varlığımdan  kurtarır,  öldürür,
          “Mûtû kable ente mûtû” sırrına mazhar eder.
            Şimdi kelâmlardan öyle seçkin anlaşılıyor ki böyle “Mûtû kable
          ente mûtû” sırrına mazhar eder öldürür, demesi başka bir kelâmdan:
                 Hazret-i Pîrin yedinden mest edelden Salihâ
                 “Mutu kalbe ente mutu” ile tebşir olmuşuz
            Diyor ki, Hazreti Pirin yed-i kudret, elinden tuttuğum gibi veya
          tutulduğu gibi onlar “Mûtû kable ente mûtû” sırrıyla tebşir, müjde-
          leniyorlar. Ama az zamanda, uzun zamanda, yakın zamanda, artık
          onun kabiliyetine bağlıdır.
            Öyle efendim, insanlar çok kıymetlidir, fakat insanlar kıymetini
          bulursa. Ama insanlar kıymetini neyle bulacak? İnsanlar kıymetini
          ancak  nefs-i  emmareden,  nefs-i  levvameden,  nefs-i  mülhimeden
          geçecek; mutmainneye dâhil olacak ki kıymetini bulsun.
            Mutmainneye dâhil olunca zaten anasır-ı zıddıyetini de değişi-
          yor. Noksan sıfatlardan da kurtarıyor.
            İşte o zaman yine zahirde onun bir sûreti var, ama iki yüzlü bir
          ayna gibi. Zahiri halkı gösteriyor. Yani zahir gözüyle, zahiri halk
          ile  beraber.  Bâtınıyla,  bâtın  gözüyle  Hakk  ile  beraber,  Hakk’tan
          ayrı değil. Onun için:
                 Aynı da değil gayrı da değil ol buna agâh
            Aynı  değil  gayrı  da  değil,  kim  bu?  Evliyaullah  Allah  değil,
          hâşâ,  mahlûktur.  Fakat  nasıl  mahlûktur?  Halik’a  dâhil  olmuş  bir
          mahlûktur. Yunus Emre’nin:
                 Kapında kul var sultandan içeru
   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26