Page 327 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 327
322 Gülden Bülbüllere
— Sizi bize büyük bir veli olarak tanıttılar. Biz de inanmamız,
tatmin olmamız için size bir hediye getirdik efendim. Bunun içinde
size getirdiğimiz hediyeyi bilir misiniz?
Mübarek de diyor ki:
— Padişahım bizi öyle şeylerle meşgul etmeyin. Biz onu bil-
meyi şu dervişe verdik. Bak oğlum onun içindeki nedir?
Orada üç günlük bir müridi varmış. O da bir murakabe yapıyor,
rabıta yapıyor. Gözlerini, üç beş dakika yumuyor ve açıyor.
— Efendim, âlemi mülkü keşf-i güzar ettim, dünyayı dolandım.
Bir kertenkeleyi gördüm ki, yavrusunu kaybetmiş yana yana ağlı-
yor, arıyor. Umarım ki bu kutunun içindeki o yavrudur, demiş.
Onun için burada: “Keramet kemâlat değil, kemâlat mahviyet-
tir.” Tasavvufta en büyük âmel tevazuyu kabul etmiştir. Cenâb-ı
12
Hakk “Her kim ki Allah için alçalırsa biz onu yükseltiriz. ” buyu-
ruyor.
Tevazu fetheder Fettah bâbını
Açılmayan kapıları tevazu açar.
Gidilmeyen makamlara tevazu götürür.
İnsanların manen, ruhun makamlarıdır. Yanlış anlamayın, sizin
tevazunuz sizi kaymakam iken vali etmez beyim. Ama o tevazunu
yerine göre, adamına göre yaparsanız, o ruhunuz kaymakam da olur,
vali de olur, paşa da olur, general de olur. Mühim olan da budur.
Dünyanın kaymakamlığı, dünyanın generalliği dünyada kalıyor.
Maneviyat paşası olmak lazımdır.
İbrahim Ethem Hazretleri, Belh padişahı iken padişahlığını bı-
rakmış gitmiş. Yedi sene gidip bir şeyhe hizmet etmiş. Nasıl hiz-
met etmiş? Sırtında dağdan odun çekmiş. İbrahim Ethem’in meş-
hurdur risalesi, kitapta yazılısı vardır. Kelâm-ı kibârda da geçer:
Varını yağmaya verip İbrahim Edhem gibi
Arayıp Hızr-ı zamânı bulmayan dervîş midir
12 Hikmet Goncaları Trc. (500 Hadis Şerif) 397.