Page 354 - Gülden Bülbüllere 5 - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 354
Tasavvuf Sohbetleri 5 349
— Evet.
— Diş çeker misin?
— Çekerim.
— Bu dişim çok ağrıyor, durağım yoktur. Aman bu dişimi al da
beni kurtar.
— Paran var mı? Parasız diş çekilir mi?
— Param yoktur.
— Senin amelin vardır, paran yoksa amelinden ver, öyle dişini
çekeyim.
— Ne kadar vereceğim.
— Ne kadar amelin var?
— İki yüz senelik amelim var.
— Hepsini ver, iki yüz senelik amelini ver ki ben de senin dişini
alayım.
— Aman doktor bey yapma, bu kadar da olmaz. İki yüz senelik
amelimin elli senesini rızamla vereyim, yalnız bu dişimi al da beni
kurtar.
Bunun üzerine doktor yürüyüp gidiyor. Abid bakıyor ki doktor
çekmiş gidiyor, dişini çekmeyecek. Peşine bağırıyor, aman doktor
bey gitme, diyor. Onu tekrar döndürüyor.
— Gel bu dişimi al kardeş payı bölelim. İki yüz senelik ameli-
min yüzü senin olsun yüzü de benim olsun.
Yine doktor hiç bakmıyor, iltifat etmiyor.
— Hayır, iki yüz senelik amelini vermezsen ben bu dişi almam.
Yine yürüyüp gidiyor. Abid düşünüyor: bu diş ağrısı benim
imansız gitmeme sebep olacak. Ben bu iki yüz senelik ameli vere-
yim, bundan kurtulayım da ondan sonra Allah bana ne ömür ver-
mişse yine ibadet yaparım diyor.
— Gel doktor bey razı oldum. İki yüz senelik amelim senin ol-
sun. Doktor dişini alıp avucuna koyuyor. Diyor ki: