Page 210 - Gülden Bülbüllere Altin Silsile - Abdurrahim Reyhan Erzincani
P. 210

Altın Silsile                                           193

            Nakşibendi Efendimiz ne giyerse taze bir aba veya pardösü ne
          giyerse dermiş ki: Bu filanca hocanın, ben emanet giydim, ölece-
          ğim, ona verilecek.
            Böyle düşünülürse ona sevgisi olmaz, ona meyletmez. Giyme-
          de,  yemede  sevgisi  olmazsa  insanların  ne  yerse  yesin  ne  giyerse
          giysin.  Yeter  ki  nefsin  bir  arzusu  olmasın.  Nefsin  arzularını  terk
          etsin. (GB2)
          ...
               Nakşibendi  Efendimiz  mübarek,  kendi  ihvan  kardeşi  Arif-i
          Dikgirani  Hazretleri’ne  o  kadar  hürmet  yapıyor  ki  niye  hürmet
          yapıyor?  Hâlbuki  Nakşibendi  Efendimiz  emsalini  geçmiş,  yani
          ziruh-u evliyayı geçmiş. Ona daha kavuşan yok, öyle olduğu halde,
          ziruh-u evliya, bütün reisi evliya seçilmiş olduğu halde bir ihvan
          kardeşine o kadar hürmet ediyormuş.
            Niye ediyor? O ihvan kardeşi bir gün evvel gelmiş Şeyh efendi-
          sine inabe etmiş diye. Ona o kadar hürmet ediyormuş.
            Hürmeti ne? Yolda giderken ondan ileri gitmiyormuş, yürümü-
          yormuş. Akarsuda abdest alıyormuş. Onun aşağısına geçmiyormuş,
          o kadar hürmet yapıyormuş. Niye efendim yapıyor hürmetini? Bir
          gün evvel ders aldığı için.
            Şimdi  zaten  bizim  tarikatımız  askeriyedir,  biliyor  musunuz?
          Askeriyede  de  var.  Bir  gün  evvel  giden,  bir  gün  sonra  gidenden
          kıdemi var.
            Evet, böyle yapıyormuş. İkinci bir ameli de şu: Büyük bir ce-
          maat huzurunda sohbet ederken dışarıdan gelen birisi  Nakşibendi
          Efendimiz’in namını işitmiş, sözünü işitmiş, ziyaretine gelmiş. Çok
          uzaktan gelmiş, girmiş cemaatin içerisine ama mürşit hangisi bile-
          memiş. Cemaate sormuş nerede? Sora sora gelmiş makamını bul-
          muş. Bunu öğrenmek için:
            —Sizin büyüğünüz kimdir burada? Demiş.
          Nakşibendi  Efendimiz  orada  bir  gün evvel  ders alan  müridi  gös-
          termiş.
            —Bizim büyüğümüz budur. Bu akşam boy abdesti aldı, tövbe
          namazını kıldı, bütün günahlarını silkti attı. Yeni, dünyaya gelmiş
   205   206   207   208   209   210   211   212   213   214   215